Eğer biz aynı gemideysek bu cümlede samimi olunmalı. Şuan ki alan bazlı destekler devletin sus payıdır. Bahçedeki ürünü sormak yok, verimi artırırsan ben destekleri artırırım demek yok. Devlet olarak bahçesine giren emek veren üreticiyle bahçesine hiç girmeyen üreticiye aynı desteği veriyorsan bu yanlıştır, desteklemenin ruhuna da aykırıdır. Benim bu konudaki önerim 2009 başlayan destekleme modellerinin içeriği zenginleştirilmeli.


Alan Bazlı Destekler Üretimin Düşmesine Sebep Olmuştur


Yeni dönemde üreticiye bahçedeki fındığın verimini artırmaya yönelik ve eski bahçelerin yenilenmesi yönünden alan bazlı destekler verilmelidir. Ama maalesef üretici bu model bir desteklemeyi istemiyor. Hazır ve zahmetsiz bir desteklenmeden yana. Uğraşmak istemiyor bahçesiyle. Mevcut olanla idare edip tembellik yapıyor. Durum böyleyken devletin alan bazlı destekleri ve üreticinin de bundan şikâyetçi olmaması karşılıklı tembelliği doğuruyor. Alan bazlı desteklerin başlamasıyla birlikte üretimin yavaşlaması bence aynı oranda ilerliyor. Bu desteklerin neye mal olduğunu iyi ayırt etmek gerekiyor. Bu destekler üreticiyi bahçelerden uzaklaştırdı. Alan bazlı destekler üretimin düşmesine sebep olmuştur.
İspanyada Perşembe Kadar Yerden 20 Bin Ton Üretim Yapılabiliyorsa, Tarım Bakanlığı ve Ziraat Odaları Şapkasını Önüne Eğmelidirler
İspanyada uygulanan bir yöntemi Türkiye’de de uygulayabiliriz. Düz arazi de özel sulama sistemiyle birlikte fındığı ağaç olarak dikimini gerçekleştirmişler. İspanyadaki teknik dikimin uygulaması Türkiye’de de yapılmalıdır. Bizde maalesef çok sık ocaklar var ama İspanyada aralıkları geniş bırakılmış fındık ağaçları var özel sulama kanallarıyla sulanılıyor.Özel fındık toplama makineleri ile birlikte Fındık yere düşüyor ve elektrik süpürgesi gibi makine kendi içine çekerek topluyor toplarken de aynı zamanda çeç kapsül ayrımını da yapıyor.Fındığı en olgun zamanında yere düştüğü anda topluyorlar.Biz bu sistemi düz taban arazilerde öneriyoruz.Perşembe kadar küçük İspanya fındık fidanı yetiştiriyor,küçücük İspanya kadar olamıyoruz.Tarım bakanlığı ziraat odaları şapkasını önüne koyarak kendilerine biz ne yapıyoruz sorusunu sormalıdır.Ülkemizde dağlık arazilerde yetişen fındık ocakları İspanyada olduğu gibi setleme şeklinde olmalıdır. Dünyanın en büyük üretim yapan ülkesi olarak bir fındık politikası uygulamazsak düşük üretim sonucunda, üretici yaptığı masrafı karşılamayacak duruma gelecek ve bu durum ise sosyal nedenlere sebep olacaktır.


Yeni Fındık Stratejisi İstiyoruz



Eğer devlet destekleme modellerinin içeriğini değiştirmeyecekse devletin şunu yapması uygundur. Rakım durumuna göre sınıflandırması lazım. Sahil kesimine ve yüksek kesimlere rakım durumuna göre fiyatlandırma yapıp desteklemesi lazım. En azından bu yapılabilir. Hedefimiz cebimize para gelsin demek olmamalı üretimi nasıl artırabilmeliyiz olmalı. Ziraat Fakültesi ile Fındık Araştırma Enstitüsü birlik olup binlerce fidan yetiştirmeli, üretimi artıracak çalışmalar yapılmalıdırlar.


Yerli Sanayicimize Sahip Çıkalım



Biz kendi yerli firmalarımıza sahip çıkmamız lazım. Yabancı sermayenin bölgeye girmesi iletişimi olumsuz etkiler. Kendi içimizde bölgesel sorunları ihracatçımızla halledebiliyorken bunu yabancı firmalarla yapmamız elbette mümkün olmayacaktır.Haber Merkezi



Editör: Haber Merkezi