Poyraz açıklamasında, “Her gün yeni zamlarla karşılaşırken alım gücümüz düşüyor, yoksullaşmamız hızlanıyor. Yoksuldan alıp zengine veren politikalar devam ediyor. İktidar işçi, emekçi ve üretici köylünün sesini duymuyor; yerli ve yabancı sermayenin çıkarına yönelik “yerli ve milli” aldatıcı söylemlerle emperyalistlerin çıkarına olan politikalarını sürdürüyor. Zamların geri alınmasını, ücretlerin insanca yaşanabilir seviyeye çıkarılmasını talep etmek en doğal bir haktır. Yaşanan ekonomik krizin yükünün işçi ve emekçiler olarak bizlerin sırtına yıkılmasını kabul etmiyoruz.” dedi.
Fındık üreticilerini de kapitalizm yoksullaştırıyor
Poyraz yaşananların sistemden kaynaklandığını vurgulayarak, “Bilinmeli ki, bugün yaşadığımız yoksullaşma ne ilk ne de son olacaktır. İşsizliğin, yoksulluğun nedeni uygulamadaki sistem ve kapitalizmdir. Fındık üreticilerinin yaşadığı mağduriyet de kapitalizmin tarım ve gıda şirketleri lehine işleyişidir. Bu nedenle yoksulluğu, açlığı, işsizliği; üretici köylülerin ürünlerinin karşılığının alınabilmesi için hak talebinin dillendirilmesi yanında kapitalizme karşı mücadeleyi göz ardı etmemek zorundayız. Kapitalist sistemde iktidarda hangi parti olursa olsun yoksullaştırma ve sömürü devam edecektir. Kapitalizmi savunan partilerin iktidarlarında yoksullaşmanın ve sömürünün derecesinde farklılıklar olabilir.” dedi.
Özelleştirmelerin sonucunu yaşıyoruz
Poyraz, işçi ve emekçiler dün olduğu gibi bugün de yoksulluk içinde diyerek, “Bugün düne göre daha kötü. Daha fazla işsizlik, daha fazla yoksulluk var. Çünkü 1980 sonrası hızlanan özelleştirme uygulamaları AKP iktidarı döneminde tavan yaptı. Kamu yararı gözeten kurumlar özelleştirildi. “Sosyal devlet” politikaları terk edilerek piyasa sermayenin denetimine bırakıldı. Elektrikten gübreye, gıdadan ilaca, doğalgazdan petrole kadar her şey yerli ve yabancı sermaye gruplarının eline geçti.” dedi. Haber Merkezi
