Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Hayvancılık Genel Müdürlüğü ile Et ve Süt Kurumu, 9-11 Ocak 2018 tarihlerinde Antalya'da "Büyükbaş ve Küçükbaş Hayvancılık Çalıştayı"nı Çalıştayda, Süt Sığırcılığı, Besi Sığırcılığı, Küçükbaş Hayvan Yetiştiriciliği ve Hayvan Sağlığı olmak üzere 4 çalışma grubu oluşturuldu. Bu gruplarda sektörde yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri ayrıntılı olarak ele alındı.
Çalıştay sonrası yayınlanan 15 sayfalık sonuç raporunda özetle şu bilgilere yer verildi:
"İşletmeler sınıflandırılarak, bölgelere göre optimum işletme ölçekleri belirlenmeli. Küçük aile işletmeleri desteklenmeli. Finansman sorunlarına çözüm üretilmeli. Hayvancılığa ilişkin envanter oluşturulmalıdır.
Kırsaldan nüfus ve iş gücü azalmasını önleyecek tedbirler geliştirilmeli. Genç girişimciler hayvancılığa özendirilmeli. Atıl tesisler ekonomiye kazandırılmalı. Havza bazlı üretim modelleri geliştirilmeli.
Hayvancılık işletmelerinin ruhsatlandırılmasındaki sorunlar çözülmeli (Büyükşehir ve imar yasası). Hibe programlarında bürokrasi azaltılmalı. Mera Hayvancılığı Yetiştiriciliği Bölgesi gibi bölgesel bazlı projelerin uygulanmasına devam edilmeli. Organize Hayvancılık Bölgeleri (OHB) besicilik ile sınırlandırılmalı. Mevcut hayvancılık işletmelerinin altyapı ihtiyaçlarının giderilmesi için ilave projeler geliştirilmeli ve desteklenmelidir.
Islahın önemi
Islah programları geliştirilmeli, bu alanda yeni teknolojilerden yararlanılmalı. Suni tohumlamadan daha etkin yararlanılmalı. Cinsiyeti belirlenmiş sperma teşvik edilmeli. Damızlık hayvan üretim merkezleri arttırılmalı. Damızlıkta kalıtsal hastalıklara dikkat edilmeli ve mücadele programı geliştirilmeli.
Et verim yönlü ırklarla merası uygun bölgelerde kullanma melezlemesi yapılmalı. Yapılan halk elinde ıslah projesinden yararlanılmalı, elde edilen damızlık koç tekelerden istifade edilmeli.
Halk Elinde Hayvan Islahı Ülkesel Projesinin SOYBÎS’e entegrasyonu sağlanmalı Islah programına (SOYBİS) katılan yetiştiriciler ve yürütenler (birlik) desteklenmeli.
Piyasaların düzenlenmesi
Süt ve et piyasalarında ESK (Et ve Süt Kurumu) üzerinden regülasyona devam edilmeli. Piyasalarda fiyat istikran sağlanmalı ve korunmalı. Süt kalitesinin artırılmasına yönelik uygulamalara devam edilmeli ve desteklenmeli. Süt analizlerinde referans laboratuvarları oluşturulmalı. Çiğ süt kaliteye göre sınıflandırılmalı ve fiyatlandırılmalı. Ari işletmeler teşvik edilerek sayıları arttırılmalı.
Yem katkı maddelerinin yurt içinde üretimi desteklenmeli. Süt karşılığı yem uygulamasının önüne geçilmeli. Süt ürünleri ihracatı artırılmalı. Damızlık düve ihracatı desteklenmeli. Atık süt imhasına ilişkin mevzuat oluşturulmalı. Süt ile ilgili kamu spotları hazırlanmalı. Kaba yem borsaları kurulmalı.
Karkas derecelendirme ve sınıflandırma çalışmaları başlatılmalı. Kesimlerde karkas kalitesini dikkate alan fiyatlandırma uygulanmalı. Ürünlerin katma değerini artıracak niş ürünlerin üretimi desteklenmeli. Hayvan ve hayvansal ürünler ile yem hammaddeleri ve katkı maddelerinin ithalatında yerli üreticiyi koruyacak ve haksız rekabeti önleyecek şekilde tedbirler alınmalı ve gümrük vergileri bu çerçevede düzenlenmeli.
Mera ve hayvan besleme
Çayır-mera alanları korunmalı ve uygun ilkelere göre yönetilmeli. Meralara ilişkin ıslah projeleri yapılmalı ve uygulanmalı. Kaliteli kaba yem üretimi artırılmalı. Yem bitkileri tohumluk üretimi geliştirilmeli ve arttırılmalı. Tarımsal üretimde değerlendirilmeyen araziler, suni mera olarak tesis edilip hayvancılıkta kullanılmalı
Kapasitesinin altında otlatılan meralar, isteyen diğer yetiştiricilere kullandırılmalı. Meraların kullanıcısına tahsis edilmesi uygulamasından vazgeçilmeli. Yem bitkisi ekiliş alanları yüzde 11’den yüzde 20’ye çıkarılarak artırılmalı.
Destekler
Üretimin artırılması, kayıtlılık, kalitenin iyileştirilmesi, hastalıkların önlenmesi, verimlerin artırılması, örgütlülüğün teşvik edilmesi ve sürdürülebilirliğin sağlanması için hayvancılık desteklemelerinin uygulamasına devam edilmeli.
Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini genellikle ailenin kadın bireyleri yürütmektedir. Kadın bireylerin sosyal güvence altına alınmalı. Çoban desteğine devam edilmeli, yıl boyu olacak şekilde verilmeli, çoban istihdamında karşılaşılan güçlüğün aşılması için yabancılara çalışma imkanı sağlanmalı.
Sektörde örgütlülük teşvik edilmeli. Üretici örgütlerinin görev tanımları netleştirilmeli. Örgütler ile ilgili mevzuat yeniden gözden geçirilmeli.
Salgın hayvan hastalıkları ile mücadele için hayvan hareketlerini kontrol altına alacak tedbirler alınmalı.
Dışa bağımlılığı azaltmak ve tamamen ortadan kaldırmak için yerli aşı, ilaç ve biyolojik ürün üreticileri desteklenmeli
Buzağı kayıplarını azaltmak ve önlemek için gerekli önlemler alınmalı. Buzağı kayıplarının nedenleri bölge bazında belirlenerek sınıflandırılmalı."
Yapılan tespitlerin hepsi doğru. Hepsi önemli. Fakat, bakanlığın düzenlediği çalıştayın sonuç raporuna bakılırsa; bitkisel üretimde olduğu gibi hayvancılıkta da temel sorunun yüksek girdi maliyetleri olduğu adeta es geçilmiş. 2010 yılından bu yana sürdürülen ithalat politikası ile dışa bağımlılığın doruk noktaya çıktığı ve üretimin can çekiştiği rapora pek yansımamış. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'nın, çalıştay sonunda yaptığı konuşmada ithalatı savunması ise, yapılan 3 günlük çalıştay kararlarının bir hükmünün kalmadığını gösteriyor.