Dünya çiftçiler günün ’de Türkiye ‘de acı tablo. Milletin efendisi olan köylü ve çiftçi borç batağında . Ulu önder Atatürk ‘ün köylü milletin efendisi idi SÖZÜNÜ HALA UNUTMADIK.

Çiftçilerimiz ziyaret ederek sorunlarını dinleyen ilgililerin dediği gibi domates üreticisi olanlar ‘’ Hani köylü milletin efendisiydi.? ‘’ Böyle efendilik olur mu ? Borçtan ve açlıktan ölüyoruz. Açız biz açız, seksen bin TL borcu olanlar. Sade yirmi beş bin TL ‘lik ürün satabilmişlerdir. Domates olduğu gibi duruyor. İcralık  olmayalım diye borcu borçlar ödemeye çalışıyorlar ve çok dertliler . Milletin efendisi olan çiftçi borç batağında. Atatürk ‘ümüzün  ‘’Türkiye ‘nin gerçek sahibi ve  efendisi üretici olan köylüdür. ‘’ Dediği  çitçilerimiz (İTHALAT ) yani dışardan ithalat kapısı açık olduğundan bu ithalat yüzünden kendilerinin yetiştirdiği malları satamıyor ve bundan dolayı 117 milyar dolar harcandı. Bu ithalat yüzünden çiftçi alın teri ile ürettiği ürünü istediği fiyata satamadı ve  maalesef  maliyetler altında  ezildi. Her yıl daha çok  borca battı üstelik tarım alanları daraldı vay halimize kuraklık nedeni ile önemli sorunlar yaşandı. Acil önlemler alınmasa toprak mahsullerin yeşil mercimeğinde kuraklık nedeni ile ton başına fiyat kaybedecek AB çiftçisine desteğini artırmasa perakendede öncesinde çiftçisine yıllık ton başına 60 milyon Euro verirken  pandemi ile beraber arttırdı. Ülkemizde ise salgın ve kuraklığında etkisi ile üreticinin mahsulü toprakta kaldı. Bu gidişle çiftçinin borçları silinmese domates de tane ile satın alacağız bu gidişle dünyaya tarım satan kendi kendine yeten ülke olmanın önemini daha iyi anlayacaktır. Kendi kendine yeten ülkeler daha başarılı dönemini atlatıyor . ithalata bağlı ülkeler ise görüyoruz ki  yara alıyor. Gıda milliyetçiliği bu dönemde önem kazandı bu şartlarda ithalat yapılabileceği sebebi ile ürünün daha pahalıya geleceği bir gerçek..