Kağıt üstünden okumaya alternatif sunan dijital cihazlar yeniden görücüye çıktı. Cep telefonundan, tabletten veya e-kitaptan sokakta yürürken bir şeyler okuyan insanların sayısı az değildir. Dijital cihazların sunduğu çeşitli işlevlere ve entegre edilmesi gibi olanaklara rağmen, basılı format hala çoğu okuyucu tarafından tercih edilmektedir.

Kağıt üzerinde okumayı tercih etmemizi neye borçluyuz? Sebeplerden biri, metinleri anlama kolaylığıdır. Kağıt üzerinde bir metni okumak, onu dijital ortamda okumaya kıyasla anlamayı kolaylaştırıyor gibi görünür. Diğer bir deyişle, metnin içeriğini anlamak söz konusu olduğunda dijital medyanın dezavantajlı olduğu görülmektedir. Peki, bu dezavantajın kaynağı nedir?

Pek çok kişi yazılı baskıların ömrünün tamamladığını öne sürmüştür. Ancak zaman geçtikçe bu iddianın doğru olmadığı ortaya çıktı. Kullanımları azalmış olsa da, yazılı baskı kitaplar hala insanların favorisi olmaya devam ediyor. Basılı kelimeler, okuma zamanlarının çoğunu dijital ortamda geçirseler bile derinlemesine okumak için tercih edilen kelimedir. Kağıt üzerinde okuduğumuzda okuduğumuzu daha iyi anlarız. Özellikle okumak için çok az zamanımız olduğunda. Tahmin ettiğimizin de ötesinde, kağıt üzerinde okumayı dijital medyada okumayla karşılaştırdığımızda yeni nesiller daha doğru anlıyor gibi görünmektedir.

Kâğıt üstünden okuyanlar, bu eylemi dijital ortamda yapanlara karşı değerlendirildiğinde, eski yöntemin daha iyi sonuçlar elde ettiği kanıtlanmıştır. Dijital olarak okuyanların da öğrenme seviyelerini abarttığı görülmüştür. Yani, kağıttan okuyanların daha az şey öğreneceklerini tahmin ederek, öğrenme seviyelerinin gerçekte olduğundan daha yüksek olacağını hayal ederler.