Dün olduğu gibi bugünde Türkiye’de ne zaman televizyon ve gazetelere baksam, bir şiddet olayı ile karşı karşıya geliyorsunuz… Aslında günlük yaşamda şiddet o kadar ön planda ki birbirine karşı hoşgörüsüz, tahammülsüz bit toplum haline geldik bir de başımıza Suriye olayları ve Amerika'nın düşmanca kaprisiyle uğraşıyoruz. Ne yazık ki, kaba kuvvetin prim yaptığı, güvenliği her geçen gün azalan bir ülke haline geliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsülerinde bile ülkeyi yönetenler kabadayılık yapmaya ve yanlış üslupla şiddeti çağırmaya başladıkları için muhalefetin de tepkisi şiddetli oluyor ve ortaya hoş olmayan görüntüler çıkıyor. Daha ana karnında çevresindeki gerilimlerle büyüyen çocuk. Dünyaya gelince maalesef hemen vurmayla, kırmayla tanışıyor. Çocukların oyunları bile sopalı, bıçaklı, silahlı. Medyadaki diziler şiddeti çağrıştırıyor. Okul, şiddeti azaltmıyor. Devamlı olarak kardeşlik birlik-beraberlik sözleri ancak nutuklarda kalıyor. Üstüne uzun yıllar Ülkeyi kemiren bir terör var. Kimse kimseyi neden öldürdüğünü bilmeden öldürüyor. Araçlarda her türlü kesici alet, hatta piyasada beyzbol sopası moda oldu. Türkiye’de oynanmamasına rağmen en çok satılan sopa, Boztepe de herkesi şaşırtmış durumda. Şaka değil bu sopalara para ödeyen veren bile var. Her halde beyzbol oynamayacaklar.Maçlar da elinde döner bıçağı yüzlerce adam kovalanabiliyor mu? Bayan voleybol maçlarında bile taraftarlar birbirlerine öldürürcesine saldırmıyorlar mı?İşin yapıcı yönü rakip takımında seyircisi yok. Ama ülkede kadınlar bile seyirci olunca kendilerini kaybedip şiddetin içme bulaşıyorlar. Özetle Türkiye’yi daha güvenilir yaşanabilir bir ülke haline getire bilmek için şiddeti ne pahasına olursa olsun önlemek ve gerekli KARARLILIĞI göstermek zorundayız.