Türk halkı kur artışından, her zaman rahatsız olmuştur. Kurlar arttıkça, enflasyon da artıyor. Sabit gelirlilerin satınalma gücü azalıyor. İnsanlar, kendilerini daha fakir hissediyor.

Ancak, makro ekonomi açısından kur artışları, olumlu sonuçlar da getiriyor. Bunları sıralayam;

1. Kur arttığı zaman, bütçe açıkları kolay finanse ediliyor. Ülkemizde, devlet bütçesi vasıtalı vergiler ile finanse edilir. Vasıtalı vergilerin, bütçe gelirlerindeki payı yüzde 70 'in altına düşmez. En çok ve en kolay vasıtalı vergiler, gümrük vergilerinden oluşur. Kurlar arttığı zaman, gümrük vergilerine tabi matrah da yükselir. Vergi gelirleri artar. Bütçe açıkları kolaylıkla karşılanır. Bütçe açık ile ağlanmış ise, mutlaka doların değeri yükselecektir. Nitekim bu yıl, kurlardaki artış sayesinde, bütçe dengesi kuruluyor.

2. Kurlar artınca, İTHAL İKAMESİ üretim yapan sanayi harekete geçer. Çünkü, artan kurlar, ithal malları fiyatını yükseltir. Ülkedeki marjinal üreticiler üretime başlar. Çin, devamlı kurları yüksek tutarak sanayileşti. Batı, Çinin bu davranışını doping suçlaması ile karşı koymaya çalıştı. Fakat, Çin parasının değerini düşük tutarak, dünya ekonomisinde, rekabet gücü kazanmayı başardı.

3. Kurlar artınca, Cari Açık düşer. Çünkü kur artışları, tüketime yönelik ithalatın azalmasına ve ihracatın artmasına olanak tanır. Burada ekonomik bir şart var. Teknik. Yazmadan geçemeyeceğim. Kurları düşük tutarak cari açığı azaltmanın yeterli ve gerekli şartı ''İthal malları talep elastikiyeti ile ihraç malları talep elastikiyetleri toplamının birden büyük olması'' gerekiyor. Daha açık bir tabirle, kur düşmeleri ithalatta düşmeye neden olmuyorsa ve ihracattaki artış ithalattaki daralmayı karşılamıyorsa, kur artışı beklenen sonucu vermez. Genellikle, tarımsal üretim yapan ülkeler böyle bir çıkmaz ile karşı karşıyadır.

4. Kur artışları, ülkenin uluslararası rekabet gücünü artıracaktır. Rekabet gücü artan ülke daha kolay uluslararası piyasaya giriyor. İhracat arttıkça, üretim artar ve ekonomi hızlı büyüme sürecine girer. Ancak, bu artışın maliyetini ücretli kesim öder. Dolar arttıkça, dolar cinsinden ücretler düşer. Burada, ekonomi açısından kayıp-kazanç hesabı yapmak gerekiyor. Ücretlerdeki düşmenin yaratacağı negatif değerin, ihracat yoluyla yaratılan katma değerden düşük olması ülke lehindir. Tersi durumda, ülke ihracat yapayım derken, kaynak kaybı ile karşı karşıya gelir.

5. Kur artışları, ekonomiye katkısından daha fazla pay alanları cezalandırır. Ekonomi olmayanı vermez. Sosyal devlet anlayışının kötüye kullanılmasıyla oluşan asalak kesim, her kur artışı sonunda ekonominin sert tokadını yiyecektir.

6. Kur artışı, kaynak israfını önler. Kur artışının nedeni, ülkenin ürettiğinden daha fazla tüketmesidir. İthalata bağlı tüketim israfı, kur artışı ile azalır. Diğer bir israf kalemi yatırımlardır. Piyasa faiz hadleri kadar verim sağlamayan yatırımlar, kaynak israfı ile sonuçlanır. Bedelini, ülke, kur artışı ve pahalılık ile öder.

Kur artışı, yanlış yatırım ve israfın sonucu olarak doğan ülkelerde, düzeltme işlevi üstleniyor.