23 Aralık Türk tarihinin çok talihsiz bir dramıdır. Bu facia Sarıkamış Faciası olarak tarihe geçmiştir. Facia babamın, benim ve tüm ailemin ilgili, olduğu acı bir tarih kesitidir. Dedem Mehmet Ali Ertuğrul o harekâtta donarak şehit olan 120.000 şehidimizden biridir. Mezarı var mı yok mu hala bilmiyoruz. Babaannemiz Ayşe Ertuğrul babam, Amcam ve Halam ile üç çocukla birlikte dul kalmıştır. Babaannem dul kaldığı zaman babam 3 yaşında Amcam 15 yaşında halam 10 yaşında imişler. 3 şehit yavrusu bir şehit eşi ortada kalmıştı.Daha ziyade kimsesizlerin kimsesi” olan Cumhuriyet Türk milleti ebediyen Anadolu topraklarında yaşamını sürdürsün diye Atatürk tarafından kuruldu. Bu cumhuriyet denk bütçeli, laik eğitimlidir. Dört bir yani yatılı ( Leyli meccani) okullarla bezenmişti. Her tarafında devlet fabrikalarının dumanları birer birer tütmeye başlamıştı. Cumhuriyetimizin kurduğu okullarda “ Fikri hür, irfanı hür, vicdani hür) Cumhuriyet muhafızları yetiştiriliyordu. Babam o dünyada eşi olmayan yokluklar içinde babaannemin eşsiz fedakârlıkları altında veteriner sağlık memuru olmayı başarmış adeta olmak veya olmamak gibi büyük bir mücadele vermiştir. O dönemde hiç israf olmamış Cumhuriyetimizin bütün gücü ve kuvveti Türk milletinin refahı ve saadeti için kullanılmıştır. Bu arada Osmanlının borçlarını da ödeyen bir cumhuriyet düşünün. O Cumhuriyettir ki bütün yetim çocukları okutarak meslek sahibi etmiş ve hayatta başarılar kazanmalarının ve Cumhuriyetimizi ilelebet muhafaza ve müdafaa etmenin yolunu açmıştır. Atatürk bizim neslin bu nedenle dedesidir. Çünkü dede demek babamızı yetiştiren insan demektir.

Sarıkamış'ta şahsım komutanla ( Enver Paşanın) gafleti ( Askerlerin kışlık giyecekleri tam değildi. Sıcak yemekleri bile yoktu )ile saldırıya geçirilen Türk ( Osmanlı) ordusu 120 000 Şehit vermiştir. Şehitlerimiz düşmanla savaşarak şehit düşmediler. Üzerlerinde kışlık elbise ve ayakkabı olmadığından donarak şehit oldular.Şehitlerimizin ruhu şad olsun.

Tekrar ayni, maceralara doğru Türk Milletini laik eğitimden uzaklaştırarak, açık bütçelere sınırsız bir hızla devam edilerek, borçlarımızı katlayarak ve " Yurtta sulh cihanda sulh" ilkemizi hiç akla getirmeyerek ilerliyoruz. Buna Türk Milleti en yakın seçimlerde DUR diyecektir. Bu umutla ve sabırla bekliyoruz.

14 Mayıs 1950 ye Bir de Bu Açıdan Bakalım.

Sayın değerli yazar Mustafa Acer bize gönderdiği mail de diyor ki: “Herkes Kuran’ı anladığı lisanda okusun ve manasıyla uygulayacak şekilde öğrensin. Kuran okumadan, anlamadan Müslüman olunmaz.”

Çok çok doğru yazmıştır. Çünkü Kur'an Kursları adı altında 14 Mayıs 1950 den sonra yapılan tüm çalışmaların arkasında Haçlı müstevlilerinin devletleri ve onların gizli servisleri yer almaktadır. Bu kursların bir tanesi bile Türkçe değildir. Anayasamızın 3. Maddesinde dilimiz Türkçedir. Anayasa’mızın bu maddesini değil uygulanmaması değiştirilmesi bile teklif edilemez. Anayasasına göre Resmi dili Türkçe olan bir ülkede başka bir dil ile Kur’an kursu açmak Anayasaya aykırıdır. Bunun amacı da Türk milletini, dünyadan koparmak ve ORTA ÇAĞ karanlığına götürmekle geleceğin dünyasındaki paylaşım masasında yer almasını önlemek ve yeniden yeni SEVR masasına oturtmaktır. 14 Mayıs 1950 bu amacı taşıyan Müstevlilerin ve omuzdaşlarının siyaseten de iktidara getirildikleri tarihtir. Dinimizin erişilmez yüceliği, bilimsel ilkeleri( Bilim Çin'de olsa bile gidin alın + Beşikten mezara bilim okuyun.) Hadis’i Şeriflerini bile unutturmak için çabalar sürmektedir. Bu emperyalist saldırı tek yolla bertaraf edilebilir. Kur'an'ı Türkçeleştirmek. Kur'an gereklerini Türk dili ile Türk milletinin anlamasını sağlamaktır. Bunun dışındaki, tüm faaliyetlerin amacı 2. SEVR yoludur. Bu kesin gerçeğin altının çizilmesi gerekir. Bu konuda daha geniş aydınlatıcı bilgilerin alınacağı kaynaklar ise bir avuçtur.

  • Prof. Dr. Yaşa Nuri Öztürk'ün bütün kitapları
  • İnşaat Müh. Yazar Güner Akça’nın Bütün kitapları
  • Sayın Sedat Şenermen’in bütün kitapları

Benim, Yüce dinimizle ilgili, yazılarımın yoğun olarak yer aldığı " Karanlıktan Çıkış yolu vardır” adlı kitabım

Ancak üç yazardan da mutlaka 2023 te bize göre okunması gereken birer kitap önerelim.

  • Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk: İnsanlığı Kemiren İhanet, Allah ile Aldatmak
  • Güner Akça: Bir Gün Vatansız Kalırsan Ağlama
  • İlahiyatçı Sedat Şenermen'in: Atatürk İslam ve laiklik

eserleri

  • Yeni yılımıza Anayasamızın 166. Maddesini çiğneyerek 660 Milyar TL açık bütçe ile giriyoruz.
  • Arapça Kur’an Kursları ile de Anayasamızın değiştirilmesi dahi önerilemez maddesini ihlal ederek giriyoruz.
  • 2003 te Asgari ücretlerle 10 çeyrek altın alınırken bu gün 5 çeyrek altın alınabilecek seviyeye indirme başarısı ile giriyoruz.

Türk Milleti bu yeni yıla da buruk acılarla yüklü olarak girmektedir Her karış toprağını şehit kanları ile yeniden sulayarak kurduğumuz atalarımızın bize emanet ettikleri cennet vatanımızda varlığımız ve egemenliğimiz çok zedelenmiştir. Türk Milleti, kendisine düşecek görevi başaracak milletin adıdır.

Türk milletine 2003 yeni yılı ve Cumhuriyetimizin 100. Yılı kutlu olsun.