“Aklınızda olanları, hayata geçirecek kadar yüreğiniz yoksa, ömrünüz cesaretli insanların dedikodularını yapmakla geçer.“ Sokrates

*

Cumhuriyet Halk Partisi’nde Denizli’nin Pamukkale ilçesinde yaşanan sandık kurulu listesinin Yüksek Seçim Kurulu’na sadece 5 dakika geç verilmesi olayı; seçime gidilen süreçte CHP’deki önemli gündem maddelerinden birisi olmuştur. Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum Gazeteci arkadaşımız Aziz Muhammet Ulubaş’a yaptığı özel açıklamada hiçbir sandığın boş kalmayacağını söylemiştir.

*

Daha önceki yazımda da özellikle vurguladığım geçmiş dönemdeki yaşanan acı gerçekleri tekrar yazmakta yarar görüyorum. Çünkü çok çabuk unutuyoruz.

*

Türkiye’de seçimlere yaklaşık iki hafta kala sandık güvenliğinin nasıl sağlanacağı konusu halk tabanında merak edilen konular arasında yer alırken, Denizli’nin Pamukkale ilçesinde CHP’nin sandık kurulu listesini YSK’ya 5 dakika geç teslim etmesi gündeme düşerken, Pamukkale’de yaşanan bu olayın aradından CHP Pamukkale İlçe Başkanı Arda Arpacı ise yaşanan gelişmelerin ardından görevinden istifa ederek en doğrusunu yapmıştır.

*

CHP Denizli İl başkanı gazeteci arkadaşımıza yaptığı özel açıklamada; “Uzun bir süreçti ve ne yazık ki böyle bir olay yaşandı ama sandıklar boş kalmayacak” demiştir. Sayın Başkan Arpacı’nın istifasının ardından yeni ilçe başkanının da belirlendiğini söylerken; ekiplerin sahada olduğunu ve herhangi bir olumsuzluğun yaşanmayacağını sözlerine ilave etmiştir. Horzum ayrıca Pamukkale’deki 712 sandıkta 5 bin kişinin de görev almak istediğini özellikle vurgulamıştır.

*

Seçimde siyasi partilerin sandık güvenliğini nasıl sağlayacağı, veri akışlarının partilere nasıl olacağı büyük bir merak konusu iken, geçmiş dönemlerde birbirinden farklı olaylara da imza atıldığını unutmayalım. 2014’de Gerçekleşen Belediyeler Seçimlerinde, Özellikle Ankara’da; dönemin AKP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı seçilememek üzereyken, başkentin genelinde elektrik kesintileri yaşanmıştır. Okullarda birçok sorun ortaya çıkmış, seçimi AKP adayının kazandığını YSK kamuoyuna. açıklamıştı. Bunu asla unutmayıp, gevşemeyelim!

*

Aynı seçim döneminde dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ankara’da yapılan elektrik kesintilerine karşı yaptığı açıklamada; “Espri yapmıyorum, Trafoya Kedi Girdi. Bu ilk kez yaşanmadı. Bunu seçime bağlamak yanlıştır.”diyerek, tepkilere neden olmuştu.

*

Aradan geçen yıllardan sonra, yani 2017 yılında gerçekleşen Anayasa Referandumunda; Yüksek Seçim Kurulu oy sayımlarının sürdüğü sırada, mühürsüz oyların da geçerli sayılabileceğini açıklaması hem o dönemde hem sonrasında hem de bugün dahi konuşulan konuların arasında yer almaya devam etmiş, insanlarda vicdani yara oluşturmuştur.

*

2017 referandumunun yanı sıra 2019 yılında yapılan Yerel Yönetimler Seçimlerinde; seçmenler sandıklarda ilin ve ilçenin belediye başkanları, il ve ilçe meclislerini ve muhtarlık seçimlerinde kullandıkları oyları tek bir zarfta birleştirmişlerdir. Bunu da unutmayalım!

*

İstanbul seçimlerinde farklı bir durum yaşanmıştır. CHP ile İYİ Parti’nin ortak adayı olan Ekrem İmamoğlu’nun seçim sonuçlarına göre önde olması, seçimi kazanmış olması sonrasında; mazbata süreci uzatılmış, bunun sonucunda da seçimde hile yapıldı iddiasıyla seçimin yenilenmesine karar verilmiştir.

Ancak normal şartlar altında seçmenler beş farklı oy kullandıkları seçimde bu sefer sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi için oy kullanmalarına karar verilmiştir. Yani hile sadece büyükşehir belediye başkanı seçiminde var olduğu kanaatine varılmıştır. Hatta AKP’nin Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı “Hiçbir Şey Olmadıysa Bile Kesinlikle Bir şeyler Oldu” sözüyle Türk Siyasi Yaşamına Altın Harflerle geçtiğini burada vurgulayalım. Gelde Avrupa kıskanmasın bizi!

*

Gelinen süreçte daha fazla olay belirtmekte mümkün. Ama önemli olan geçmişi anımsatıp hayıflanmak, kızmak yerine ders alıp, ilerlemek ve yapılması gerekeni yapmak yani herkesin taşın altına elini koyarak sandığı sahiplenmesi, seçim aktivisti gibi çalışması en doğru olanıdır. Burada ben doktorum, ben sanatçıyım, ben bürokratım benim neyime seçim deme hakkımız yoktur. Demokrasi kolay ve emeksiz olmuyor dostlarım!

*

Seçim sürecinde Sandık Güvenliği kadar önemli olan bir diğer nokta ise “Oy Verme Eylemidir.” Oy vermek basit gibi görülebilir ama o basit işlem hepimizin geleceğidir. Her türlü yanlışlığa karşı bilinçli olmak gerekir.

*

Toplum olarak seçimlerde sandıklara en fazla giden ülkelerden birisiyiz. Bu oldukça önemli bir adım olup, geleceğimize dair verdiğimiz karardır. Sadece bizi değil, daha dünyaya gelmemiş çocukları dahi etkilemektedir. O yüzden her ne kadar sandığa katılım önemli olsa da, sandık başında hangi adayın ve partisinin en doğru seçenek olduğunu nasıl saptayacağız? Bu sorunun yanıtı ayrı bir yazının konusu olsa da, kısaca bu seçim yaşamsal olduğundan, demokrasiye geçmek için muhalefetin ortak Cumhurbaşkanı adayı ile bulunduğumuz şehirde en çok oy alacak muhalefet partisi ve ittifakına oy vermek en akılcı tutumdur. Bu seçimde duygularımız değil matematiği devreye koyarak stratejik aklımızı kullanacağız sevgili dostlarım!Birbirimizin öğrencisi ve öğretmeni olmak zorundayız. Ne edelim demeyip, tuzağa düşmeyeceğiz!

Sözümüzü güzel bir Giresun türküsü ile bitirelim.

Ali Osman Özyakupoğlu-Mustafa Küçük-Azize Gürses ustalarımızın emeklerine sağlık.

Giresun'un İçinde

İki Sokak Arası

Altı Kurşun Attılar

Üç De Piçak Yarası

 Vuruldum Düştüm Yere

 Gidemedum Uzağa

 Ne Edelum Sevduğum

 Düşürdüler Tuzağa

Sevgilerimle…