Uluslararası siyaseti, ulusların çıkarları tayin eder. Bunların başında ekonomik çıkar gelir.
Uluslararası ekonomik ilişkiler, kazan-kazan prensibi üzerine kurulur. Tarihte düşmanlıklar dahi kazan-kazan siyasetini bozamadı. Düşman ilkel kabileler dahi, karşılaştırmalı maliyet üstünlüğüne sahip oldukları malları, belli yerlere bırakıyor, düşman kabile gelip kendi ürettiğini bırakarak, bırakılanı alıp gidiyordu. Kural değişmez. Uluslararası ticaret sınır tanımaz.
Değişen usul olmuştur. Uluslararası ticarette, takasın yerini para almıştır. Paralı ekonomiye geçilince, hangi para ile uluslararası ticaret yapılacak sorununa çözümü ALTIN getiriyordu. Altın para sistemi, 1972 yılında, doların altın karşılığının kaldırılması ile sonlandı. Ancak, doların uluslararası geçerli para olma özelliği sonlanamadı.
Dolar, uluslar arasında geçerli para işlevini sürdürdüğü sürece, rezerv para olarak da tutuluyor. Dolar tutmanın maliyeti var. Doları basan FED size doları bedava vermez. Bu maliyeti, uluslararası toplum ödüyor. Ortada trilyon dolarları bulan müthiş bir kazanç var. Karşılıksız kağıt para dolar ile sağlanan bu kazanç, uluslararası siyaseti de belirliyor.
1.Uluslararası sorunlar arttığı zaman, ülkeler daha çok rezerv para tutuyor. Rezerv para doların getirisi artıyor. Bu nedenle, dolar egemenleri uluslararası sorunları çözmüyor.Aksine, uluslararasında ''kontrollü sorunlar'' yaratıyor.
2. Ululararası ticaretin en kazançlı ürünü, silahtır. Silah üreten ve satan ülkeler, demiri altın fiyatına satıyor. Uluslar arasında sorunlar artınca, ülkeler silahlanıyor. Silah tacirleri para kazanıyor. Silah tacirleri, medya ve finans kurumları arasında organik bağlar var. Medya, bir yolunu bulup, silah üretimine ve ticaretine meşruiyet getiriyor. Silah üreten ve satan ülkelerin, Birleşmiş Milletler kararlarını veto etme hakkı var. Veto hakkına sahip, ABD, İngiltere, Fransa, Rusya ve Çin silah üretip satınca sorun yok. Diğerleri üretince, sorun başlıyor.
3. Amerika Merkez Bankası FED, 8 banker ailesine ait. FED doları basıyor, Amerikan Devletine borç veriyor. Aileler, dolar yoluyla Amerikayı adeta teslim almışlar. Dünyayı da teslim alma peşindeler. Bu amaçla, dünyadaki devletleri bölmek için siyaset üretiliyor. Dünyanın küçük devletlere bölünmesi, dolar ile onların ekonomik egemenliklerine el koymayı kolaylaştırıyor.
4. Doların rezerv olarak kullanılmasına ilk itiraz Fransadan geldi. Fransız Cumhurbaşkanı De Gaulle ''Dolar haksız para kazanıyor'' iddiasında bulunuyordu. Fransanın sesini kesmek üzere SDR denilen (Special Driving Rights) adı altında IMF parası yaratıldı. Bu para, devletler arasında geçiyor. Özel sektöre inmiyor. IMF öyle ince bir kural koydu ki, Fransa yediği kazığı sonradan anladı. Zira, SDR ler, SDR sepetindeki paralara dönüşmeden kullanılamıyor. Sepette en büyük pay dolara ait. Doların egemenliği sürüyor.
5. Dolar egemenliğine karşı siyaset yapanlar cezalandırılıyor. Bunun için görünmeyen kurallar oluşturuldu. Uluslararası ödemlerde dolar transferini ABD takip ediyor. Rusyadan dolar ile gaz aldınız diyelim. Dolar ile ödeyeceksiniz. Bankadan transfer talimatı yaptınız. Dolar önce Amerikaya gidiyor. Oradan muhatabına aktarılmasına izin veriliyor. Bu izin nedeniyle, tüm uluslar arasında para transferi yapan bankalar, transfer izni verilmez korkusu yaşıyor. Bankanın Çinde, Rusyada, Fransada ya da Türkiyede olması sonucu değiştirmiyor. Uluslar arasında Dolar egemenliğini sürdürüyor.
6. Petrol ihracatı dolar ile yapılır kuralı getirdiler. Uluslararası hukukta bu kurala uymamanın yaptırımı yok. Ancak, petrolü dolar dışında para ile satanlara karşı, Amerika önce ekonomik ambargo uyguluyor. Ambargo iş görmez ise bir yolunu bulup savaş açıyor. Kaddafi ve Saddam, petrolü altına bağlı para ile satalım diyorlardı. Sonucu, hep beraber gördük.
7. Dolar egemenliğine karşı itirazlar çoğaldı. Başta Çin var. Çin doların milli para olduğunu, milli paraların ulusal para politikalarından etkileneceğini gerekçe gösterdi ve yeni bir uluslararası paranın gereği üzerinde durdu. 2016 yılında Çin parası Renminbi, SDR sepetine dahil edilerek Çinin sesi kesildi.
Uluslararasında, doların egemenliği ve dolara bağlı uluslar arası siyaset devam ediyor.
