Kim ne bulduysa binip Ankara’nın yolunu tutmuştu. Yoksul bir Anadolu kasabasının ışıksız, eğri büğrü Nisan yağmurlarının balçığa kesmiş sokakları gözlerinin derinliklerinde “Karanlık” ve bilinmeyen bir gelecekten belli belirsiz “Ülkü” okunan adamlar yürüyordu.
Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni oluşturacak “Mebhuslar” dı, göze alanlardı. Olmazı olur kılacak cesur adamlardı. Kimsenin nereye varacağını bilmeyen devrimci bir adam 1920’ler dünyasında imparatorluklar çöker kapitalizm, emperyalizm aşamasında sıçrarken ulus devleti kurmak devrimci bir adım ulusal bağımsızlık ilan etmek ve Ankara’ da toplanan devrimci bir adım attıklarını bilmeden, devrimci bir adım atıyorlardı. Sonrası ise; 600 yıllık imparatorluğun sonunda “Padişah efendimizin, Halife hizmetleri” iradesi ve buyruğu dışında bir siyasal irade oluşturuyordu. TBMM, bu imparatorluğu 600 yıl boyunca taşıyan Anadolu Halkına kendi Ulus Devletini kurma hakkını tanımayan yedi düvele karşı verilecek bir savaş Ankara’da, Osmanlı İmparatorluğu toprakları üstünde “Son Ulus Devleti” kurulacak adamlar toplandı. El ele verdiler 23 Nisan 1920’ de TBMM kuruldu. 23 Nisan her yıl artık Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlanmaktadır. Ulusal: Egemenlik günü olarak kutlanmaktadır çünkü artık KİŞİ DEĞİL, Millet söz sahibidir. Çocuk bayramı olarak kutlanmaktadır. Çünkü her yıl milletin geleceği vatanı korumak, çocukları korumakla başlar diyen Mustafa Kemal Atatürk ilk önce onların Parlamentel demokrasinin anlamını kavramalarını gereken dünya da ilk çocuk bayramı Türkiye’de kutlanırken 23 Nisan 1979 senesinde Dünya çocuk parlemontosunda sunulan bildirgeyle çocuk bayramı olarak kutlanmaktadır. Bundan dolayı Türkiye’nin öncü iletişim ve yakınsama teknolojileri şirketi Türk Telekom ana sponsoru olduğu TRT 23 Nisan Uluslar arası çocuk şenlikleri kapsamında Ankara’da bir akşam yemeği düzenlendi. Dünya dakutlanan ilk ve çocuk bayramı için 40 ülkeden Türkiye’ye gelen çocuklar her yıl olduğu gibi 23 Nisan çocuk bayramı kutladılar. “Bütün Cihan bilmelidir ki artık bu Devletin ve bu Milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır, o da Milletin kendi vicdanı ve mecburiyetidir.” Diyen Mustafa Kemal Atatürk…
Devrimci bir adım: 23 Nisan 1920…
