Ülkelerin ekonomik gücü, Gayrı Safi Milli Hasılaları ile ölçülüyor.
2016 yılına ait IMF rakamlarına göre, dünyada en çok GSMH'yı, 18 trilyon dolar ile ABD üretiyor. İkinci sırada 12 trilyon dolar ile Çin var. Almanya, 3,4 trilyon dolar hasıla üretiyor.
Rusya-Türkiye ve İran'ın ürettiği Gayri Safi Ulusal Hasılalar toplamı 2,2 trilyon dolardır. Üç ülkenin ekonomik gücü, Almanya kadar yok. Amerika'nın üretim gücünün yüzde 12 si civarında.
Buna rağmen,Türkiye-Rusya ve İran'ın bir araya gelmesinden Batı rahatsız oluyor. Demek ki, siyasi güç ekonomik güce bağlı olarak gerçekleşmiyor. Üç ülkenin bir araya gelmesinden yeni bir uluslar arası güç ortaya çıkıyor.
Türkler savaşçı bir millet. Afrin harekatı, 100 yıldan beri savaşmamış Türklerin, savaş yeteneklerini kaybetmediğini gösterdi.
Rusların silah teknolojileri çok ilerlemiş. Rus füzeleri, uçağın savaş üstünlüğüne son vermiş. Füzeler uçakları kuş gibi avlıyor, gelen füzeleri de düşürüyor.
Amerika'nın gücü, uçak gemisi ile taşınan uçaklardan geliyor. Rusya'dan izin almadan Amerika, Suriye hava sahasını kullanamıyor. Halep'de yapılan "vekalet savaşında" Amerika malup oldu.
Nükleer güce dayalı üstünlükten söz edliemiyor. Zira, nükleer silahlar güç dengesini sıfır ile eşitliyor. Rusya ve Amerika arasındaki ekonomik uçuruma rağmen, her ikisinin nükleer güce sahip olması, taraflara üstünlük sağlamıyor.
Rusya, Türkiye'nin silah teknolojisini yakından takip ediyordu. Zira, 1990 yılında Sovyetler dağılınca, Rusya'nın geliştirdiği silah projeleri, bir şekilde Türkiye'ye intikal etmişti. Projelerdeki silahları Türkiye imal etmiş ve kullanıyordu. Ayrıca Türkiye Insansız Hava Aracı üretmiş, bu araçlara füze yerleştirmişti.
Rusya Türkiye'nin silah gücünü anlamak için, Afrin'den askerini çekti ve Türkiye'nin önünü açtı.
Amerika'da Türkiye'yi merak ediyordu. Zira Türkiye, Nato silahlarını bir tarafa bırakmış, kendi ürettiği silahları kullanmaya başlamıştı. PYD'yi alenen desteklediği halde, Amerika uzaktan seyirci kalmayı tercih etti.
Amerika en son teknoloji ile ürettiği silahlar ile PYD'yi donatmıştı. Alman projesi ile askeri amaclı tüneller ve koruganlar inşa edilmişti. İnşaatlarda Fransız betonu kullanılmıştı. Ne gibi sonuç ortaya çıkacağını merak ediyorlardı.
Türkiye'nin kendi ürettiği silahlar ile Afrin'de zafer kazanması ABD, Almanya ve Fransayı şok etti. Ekonomik üretim yapısı Almanya'nın dörtte biri kadar olmasına rağmen, Türkiye'nin askeri güç olarak ortaya çıktığı anlaşıldı. Klasik teorideki, ekonomi siyasi gücü tayin eder anlayışı sonlandı.
Ülkelerin uluslar arası siyasi gücünü, kendi ürettiği silahlar tayin ediyor. Başkasının ürettiği silah ile güç kazanılamıyor.