7 haziran'dan 3 temmuz'a kadar ne çok şey yaşandı.
Hatırlayalım o mesut geceyi...
7 Haziran seçiminden her parti zaferle çıkmıştı. 
AKP, CHP, MHP, HDP... Hepsi de galipti bu yolda!
CHP'nin eski genel başkanı, Antalya M. Vekili Deniz Baykal'ın C.Başkanı Erdoğan'la bir araya gelerek üç saat görüşmesi büyük gürültü yarattı ve herkesin gözünü açtı. 
Bu hamle niye yapılmıştı?
Başkanlık sistemi için 400 vekil isteyen ancak tek başına bile iktidar olamayan AKP'nin durumu üzerine Erdoğan yumuşamış da, zeytin dalı mı uzatmıştı? Yoksa CHP içine çomak sokup, Baykal'ı CHP'ye paralel genel başkan olarak mı atamıştı?  Çünkü Baykal, mecliste oturum açarken yaptığı konuşma sırasında birkaç kez dile sürçüp "genel başkanınız olarak" demişti.
Hızlanalım...
Kılıçdaroğlu uzlaşı ve yumuşama adına (biraz da belki gafletinden) Baykal'ı meclis başkan adayı yaptı. HDP ve MHP'ye güvendiği için meclis başkalığını garanti gördü. Hatta belki Erdoğan'ın da işareti ile AKP'liler de Baykal'a oy verebilirdi! 
Gelelim sonuca:
AKP'liler kendi adayında esnemedi. Son tura girilirken bahçeli "geçersiz oy hamlesi" yapınca CHP'nin Söğütözü'ndeki hesabı, Meclis'e uymadı.  Deniz Baykal'ın sonuçları ilan ederken ki dışarıya yansıyan ruh hali iç burkucuydu. CHP'yi de zora sokan o hale nasıl ve ne uğruna düşmüştü? Keşke olmasaydı!
Oysa Recep Tayyip Erdoğan'la görüşmesinden sonra ne kadar neşeli idi. 
Erdoğan'la siyasi teamülleri hiçe sayıp parti kurallarını çiğneyerek başbaşa görüşmek iyi bir fikir değil miydi? Netice AKP'nin adayı İsmet Yılmaz TBMM Başkanı oldu. 
Yanılgılar...
Seçim öncesi süreçte muhalefet partileri birlikte AKP'ye yükleniyordu. Özellikle CHP bu tablodan kendiliğinden bir koalisyon çıkacağını zannetti. Oysa  Bahçeli'yi hesaba katmamışlardı. Bahçeli'nin daha önce AKP'yi kaç kez ipten aldığını unutmuşlar. 
Gelilim koalisyon hesaplarına. Siyaset sonuç alma sanatıdır. Sonuç alıyorsanız sorun yok.
Gerisi unutulur. Bir de siyasette ebedi dostluklar ve ebedi düşmanlıklar da yoktur. Yarın kimin kiminle ortaklık kuracağını bilemiyoruz. 
Bildiğimiz bir şey var; ülke ateş çemberinde ve dağlar gibi birikmiş iç ve dış sorunlar bekliyor. O yüzden dün olanı dünde bırakıp, yarın için kim kiminle nasıl ve ne şartla koalisyon kuracaksa kurmalı... Eğer olmayacaksa tabi ki seçime gidilir. 
****
Devlet Bahçeli lider olarak MHP adına bir hamle yapmıştır. 
Kimseye "size destek olurum" diye söz vermemiş, imza atmamıştır. 
Etik kurallar, sözler ve sadakat  MHP'ye oy veren seçmenleri ilgilendirir. 
Belki bu hamle ile MHP önümüzdeki günlerde başka bir "bahçeye" açılabilir. 
***
Ne derler...
Her şeyde bir hayır vardır.