Dün eski başbakanlardan, 9. Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel  vefat etti...
Ömrümüzün yarısından çoğu Demirel'li yıllarla geçti. 
Ve bize her seferinde "bundan daha kötüsü olamaz" duygusunu yaşatmıştır. 
Ama olabilirmiş!
***
O başbakanken çocuktum,
O başbakanken ilkokula gidiyordum,
O başbakanken lisede okuyordum,
O başbakanken üniversitede idim,
O başbakanken çalışıyordum, 
O Cumhurbaşkanı iken başka bir işte çalışıyordum... 
'Binaenaleyh' Demirel 6 kere gidip, 7 kere gelmiştir. 
Ve biz o anların hepsine tanıklık etmişizdir. 
***
"Ölüler hakkında kötü konuşmayın,sonra dirileri üzersiniz" denir.  
Fakat topluma mal olmuş, hayatı milyonlarca insanın hayatını etkilemiş birisi için ister istemez değerlendirme yapılıyor. Hele S.Demirel gibi topluma mal olmuş, Türkiye'nin en önemli dönemeçlerinde bürokrat, başbakan ve cumhurbaşkanı olarak görev yapmış; ekonomik ve siyasi süreçlerine damga vurmuş birisi için "amel defteri" açılır. 
Demirel'in özellikle Deniz Gezmiş'lerin idamındaki tutumu, Verdimse Ben Verdim, Yollar Yürümekle Aşınmaz, Bana Milliyetçiler Adam Öldürüyor Dedirtemezsiniz, Çorum'u Bırak Fatsa'ya Bak, Devlet Bazen Rutinin Dışına Çıkabilir gibi vecize sözleri hatırlanıyor. 1970'li yıllarda Bülent Ecevit'le girdiği siyasi kavgalar hatırlanıyor. Bir yanı ile Çoban Sülü, bir yanı ile Morrison Süleyman bir yanı ile Baba, bir yanı ile yatırımcı, kalkınmacı ve Barajlar Kralı Demirel...
Özellikle doğu toplumlarında devlet adamları yaşıyorken eleştirilemez. 
Yargı yerine "ya ip alır ya jip" diye bir tekerleme de vardır. Otoriter devlet adamlarını hayatta iken medya da eleştiremez. Burada Demirel'in birçok devlet adamından ayrı bir özelliği vardır. Karikatürlerini çizene kızmamıştır, mahkemelere vermemiştir. 
Kendisini eleştirip, yerden yere vuranlara galiz (ağır) küfürler etmemiştir.
Kin gütmemiştir. 
Onu şöyle özetlemek mümkün; tüm sağcı devlet ve siyaset adamları gibi kurucu iradeye, Atatürk'e, laikliğe, cumhuriyet değerlerine soğuk bakmıştır. Antikomünisttir. Batıcı ve özellikle Amerikancıdır. Ama benimsemese de devletin simgeleri ile, devleti kuran irade ve devletin temel kurumları ile savaşmaya, onları dönüştürmeye kalkışmamış; karşı devrimci bir tutum takınmamıştır. Militanca din ve inanç sömürüsü yapmamış; statükoyu zorlamamıştır. 
***
Süleyman Demirel...  
Kaç darbe, kaç muhtıra görmüştür.  
Hayatı boyunca dünya kaç kez yıkılıp, kaç kez kurulmuştur.  
Tek kanallı radyodan televizyona, renkli televizyon dönemine ve çok kanallı televizyonlara tanıklık etmiş bir devlet adamıdır. Ömrü manyetolu telefondan, digital telefonlara, oradan da bugünkü GSM dönemine, 4 G teknolojisine uzanmıştır. 
***
Dün sabah Süleyman Demirel'i yakından tanıyan Gazeteci Yavuz Donat bir televizyon kanalında kendisi ile ilgili anılarını anlatıyordu.  Demirel'e sormuş, "Peki hiç hata yapmadınız mı" diye.  
O da, "Oooo... hangi birini söyleyeyim. Ama bunları tarih yargılasın" demiş.
Evet biz de tarihe bırakalım ve o ünlü sözü tekrar edelim:
"Herkes affeder, tarih affetmez!"