Tartışma konusu olan işletmenin ruhsatlarının SİT alanında kaldığı ve bu sebeple I. Derece Tarihi SİT alanında maden faaliyeti yapılamayacağı gerekçesiyle ruhsatı veren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığına başvurarak ruhsatların iptalini talep etmişlerdi. Bakanlığın yapılan başvuruyu reddetmesi sonrasında Ordu İdare Mahkemesi’ne gidilerek, konu yargıya taşınmıştı. Mahkemenin tayin ettiği bilirkişiler, yapılan keşif sonrasında maden firmasının mevcut olduğu ruhsatlardan birinin SİT alanında kaldığını, bu şekilde faaliyete devam edilmesinin koruma politikaları ile uyuşmayacağı yönünde kamu yararını da gözeten bir şekilde rapor hazırlamışlardır.
Fatsa Ünye Doğa Koruma Platformu Üyesi Eren Atasoy, siyanür kullanılarak altın ayrıştırmasının yaşamı ve doğayı tehdit ettiğini belirterek; “Bilim insanları da, siyanürün toprağa, suya, havaya karışarak ölümlere neden olacağı konusunda uyarılarda bulunuyor. En son açtığımız davalardan biri de işletme sahasında SİT alanı olduğuna ilişkindi. Bilirkişi şu an faaliyete başlanılan bölgede (ÇED raporu alınan kısım) değil ama ruhsat bölgesinde SİT alanının olduğunu belirledi ve mahkemeye görüşünü iletti. Bu raporun dikkate alınacağını ifade etmek istiyoruz” dedi. Ordu Yorum
