Bu günler Türk tarihinde çok önemli  ulusal kahramanlıkların yaşandığı bir tarih sürecidir. 26 Ağustos 1071 Malazgirt Meydan savaşıdır.  26 Ağustos 1922 Büyük taarruzun başladığı tarihtir. 30 Ağustos başkomutanlık meydan savaşının kazanıldığı tarihtir. Haçlılar o gün bu gündür bu tarihleri geri çevirmek için çabalıyorlar. 13 tane numaralanmış Haçlı seferi yapılmıştır. Çanakkale ve Türk İstiklal harbi de numaralanmamış birer Haçlı serfidir. Çanakkale çok üstün düşman silahlarına karşılık süngüden başka doğru dürüst silahı olmayan bizlere karşı Haçlı ordularınca verilmiş bir soykırım savaşıdır.  Türk milletlini Dâhili ve harici bedhahlar 14 Mayıs 1950 de bu çabalarını iktidara gelmek sureti ile perçinlediler. O gün bu gündür açık bütçeler yaparak/yaptırarak ilerliyorlar. Paramızı ezerek ilerliyorlar. Durmak yok yola devam denilen şey işte budur.
 
İç Politikamız ve Dış Politikamız Nasıldır
Değerli Amirallerimiz örneğin Türker Ertürk, Soner Polat ve Cem Gürdeniz zaman zaman dış politika tahlilleri yapıyorlar. Herkes bilir ki dış politika demek iç politikanın dışarıdaki devamı demektir. Bazen çok önemli değerlendirmeler yapıyorlar. Kutlanır sadece. Ancak bunların delillerini açıklamak gerekir. Delil AKP nin karnesidir. 
 
İşte AKP nin karnesi:
 Türk milletinin cebinden 369 milyar YTL eski deyimle katrilyon kanun zoru ile alınmıştır.
Bir gram altın 18.000.000 TL den 140.000.000 TL ye çıkmıştır. Artış %800dir.
Bir ABD Doları 1.320.000 den 3.540.000 TL ye çıkmıştır.%300 dir
Çeyrek altın 24.000.000 TL den 240.000.000 TL ye çıkmıştır.%1000 dur.
2004 te 7.340.000 Kg Altın alma gücünde olan hazinemiz 2015 te 4.836.000 Kg altın alma gücüne düşürülmüştür. Gerileme %40 tır.
BU tablo bize ve objektif düşünebilen herkese göre AKP iktidarının Türk milleti lehine bütçe yapmadığı bütçeleri Türk milleti, lehine kullanmadığı yabancıların ekmeğine yağ süren uygulamalar yaptığının açık ve kesin delilleridir. O zaman AKP iktidarı Türk milleti lehine bir dış politika da üretemez. Mesele budur.
 
CHP İstanbul Milletvekili Sayın Enis Berberoğlu Tutuklanamaz.
Anayasamıza göre Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir. Hukuk devletinde en üstte Anayasa vardır. Sonra yasalar tüzükler yönetmelikler yer alır. Anayasamıza aykırı olarak ne kanun çıkarılabilir ne de icraat yapılabilir. Bu da bir Anayasa hükmü olup şudur: Hiç bir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisi kullanamaz. Anayasa madde 6.Şimdi hep beraber Anayasamızı açalım bakalım. 83. Maddesini okuyalım:
“Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır;” 
Bu hukuk dilinde bağlı yetkidir. Yani bu hükmün dışında bir uygulama yapılamaz. Peki, Sayın Enis Berberoğlu nedir. Milletvekilidir. Bu madde tastamam Enis Berberoğlu’na uyar. Bu madde halen yürürlüktedir. Derhal tahliyesi gerekir. Anlamadığım bir şey var. Bu memleketin bunca hukukçusu dururken bu konuyu yazmak bir genel cerrahi uzmanına mı kalır.
 
 
Sözcü Gazetesinin Başına Gelenler Nedir?
Benim gibi bazı arkadaşlarımızın görüşleri odur ki " Sözcü Gazetesi" bir kaç yazar ve yazı dışında  yeterli ve gerekli, dozda muhalefet dahi yapmamaktadır. Çünkü herkesin bildiği gibi AKP nin karnesi yukarıda yazdığımı gibidir.
 
Yukarıdaki tabloyu yaratan bir AKP yönetimine karşı eleştiri biter mi? Hayır bitmez. Çünkü Türk milleti tam manasıyla iflasa sürüklenmiş fakru zaruret içine düşmüştür. Ne zaman biter DENK bütçe yapıldığı zaman. AKP derhal milletle boğuşmaktan vazgeçmeli DENK bütçe yaparak Türk milletinin sofrasından yiyeceklerini ve ceplerinden paralarını almak demek olan açık bütçeye son vermelidir. Aksi halde AKP ye diyoruz ki" Çalış idraki kaldır muktedirsen ademiyetten"  Rahmetli İsmet Paşa sağ olsaydı o derdi ki. “ Siz bu yolda davam ederseniz sizi ben de kurtaramam.
 Ey AKP  “Durmak yok yola devam” demeyin. Durun yolunuzu değiştirin Açık bütçe yolundan dönün DENK bütçe yoluna girin. DENK bütçeye dönün ki. 14 yıldır işlediğiniz günahlarınızın bir kısmı silinsin.
Başarılar dilenir.