Türkiye klasik hamasi deyimle, hem içerde hem dışarıda birden fazla cephede savaşa girmiştir. Türkiye'yi yönetenlerin (hiç olmayan) basiretlerini sorgulama zamanı geçmiştir. Araba devrilmiş, Reyhanlı'dan, Suruç'tan kalkıp, Ankara tren garından geçen kaos Sultanahmet'e ulaşmıştır. 
AKP iktidarı hem içerde hem dışarıda başarısız olmuş, kaybettiği 7 Haziran seçimi sonrası koalisyondan kaçıp, "istikrar bozulacak" tehdidi ile gidilen ikinci seçimle birlikte ülkeyi tam bir kaosa sürüklemiştir. Ülkemizin bir bölümünde "kamu düzeni" çözüm süreci adı altındaki süreçle birlikte PKK'ya bırakılmış, şimdi ise geri almak için adı konulmamış bir sıkıyönetim ve olağanüstü hal ilan edilmiştir. Güvenlik güçleri kendi topraklarını yeniden ele geçirip,  bayrak asma noktasına gelmiştir. 
Sokağa çıkma yasağı ilan edilen ve operasyon yapılan bölgelerden Türkiye'nin dört bir yanına her gün şehitler gitmektedir. Yöneticiler "şiddetle kınama" demeçleri ve "kökleri kazınıncaya kadar devam edeceğiz" söylemleri dışında çaresizdir. 7 Haziran sonrası terör Güneydoğu'nun dışına taşmış, Ankara'da yüzlerce kişinin can verdiği saldırıdan sonra şimdi de İstanbul'u hedef almıştır. Dünkü patlamanın mesajı ve sonuçları çok vahimdir. 
Devlet mekanizmasını elinde bulunduranlar dış politikada zaman zaman müttefiklere, zaman zaman uzak yakın küresel aktörlere, komşu ülkelere içi boş böbürlenme, diklenme, tehdit ve tehlikeli kışkırtmalar yaparak resmen arı kovanına çomak sokmuş; savaşı Türkiye'ye çekmişlerdir. Tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar dahili ve harici düşmanlarımız olmuştur. 
AKP'nin ısrarla "Yeni Türkiye" adıyla gösterime sunduğu film eski filmlerin bozulmuş karelerinin montajından ibarettir. Bu filmdeki bölümler tek şef, tek adam, tek parti dayatması ile 40'lı yıllardan. Basın ve ifade özgürlüğünü rafa kaldıran boyutu ile  50'li yıllardan. Zam, hayat pahalılığı, işsizlik boyutu ile 70'li yıllardan. Basına, sanata ve medyaya faşizan baskılar, fişleme ve hukuksuz infazlar ile 80'li yıllardan. Terörün tırmanması, yolsuzlukların artması ve faili meçhullerin yaygınlaşma eğilimi ile 90'lı yıllardan alınmıştır. Korku filmidir!
***
Bu kaostan başkanlık sistemi, yeni anayasa, yeni Türkiye ve yeni vizyon çıkmaz.  
Çıksa çıksa ülkenin zaten gevşeyen çivisi çıkar.
Tabi henüz çıkmamışsa!