Avrupa Parlamentosu, AB'ye katılımcı 28 ülkenin, nüfusa göre seçtiği 751 adet temsilciden oluşuyor.
AP Türkiye'nin birliğe katılmasını geçici olarak durdurulmasına yönelik kararını 479 evet, 37 hayır ve 107 çekimser oy sayısına göre kabul etti.
Ancak AP'nin "dış politika" ile ilgili kararları tavsiye niteliğini taşıyor. Hukuki anlamda geçerliliği yok. Fakat bu karar fiili gerçeği teorik olarak tamamlıyor. Zira AB'ye katılmak için Türkiye 53 yıldır kapıda bekletiliyor. Bu anlamda karar olağan üstü bir durumu içermiyor.
Ülkeleri, ülkelere yaklaştıran temel öğe ekonomik çıkar ilişkisidir. Türkiye ile AB arasındaki ekonomik çıkar ilişkisi "ucuz emeğe" dayanıyor. Avrupalı sanayici Çin ile rekabet edemedi. Gümrük Birliği fırsatını değerlendirerek Türkiye'deki ucuz emek ile üretim yapıyor ve ayakta kalabiliyor.
Avrupa'ya göre, mukayeseli emek maliyeti Türkiye'de ucuz kaldığı sürece üretim ve ticaret entegrasyonu bozulmaz. Ekonomik çıkar ilişkisi devam eder. AP'nin kararı Konsey tarafından kabul edilmez. Askıda kalır.
Avrupa Birliği'nin kendi içerisinde sorunları var.
Farklı gelişmişlik düzeyindeki ülkeler arasında para birliği az gelişmişler aleyhine işliyor. Portekiz, İspanya, Yunanistan ve İtalya dış açıklarını EURO ile ödedikleri için bankaları likidite sıkıntısı çekiyor. AB Euro birliğinden doğan sorunları beş yıldan beri çözemiyor.
Avrupa ekonomisi büyümüyor. Nüfus yaşlanıyor. İşsizlik önlenemiyor. İngiltere birlikten ayrıldı. Fransa'dan sermaye kaçıyor. İtalya'nın şikayetleri durmuyor.
Bu sorunları örtmek amacıyla AP her zamanki gibi Türkiye'yi kullanıyor.
Geçersiz, anlamsız, taraflı ve hiç bir hukuki sonuç doğurmayan bir karar olarak tarihe geçecektir.