Dolar kuru ile ilgili olarak, Şubat 2021 Ayı için yazdığım yazıda, dolar kurunun 7.11 Tl civarında oluşacağını ifade etmiş idim. Yazıdaki iddiam ''satın alma gücü parite denkliği teorisine'' dayanıyordu.
Serbest piyasa ekonomisinde, sürekli değişen arz ve talep koşullarının kuru değiştireceği muhakkak. Ancak, merkezi çekim alanı olarak, satınalma gücü parite denkliği önem ifade ediyor. Nitekim, Şubat Ayında 6.90 lara kadar düşen dolar kuru, bu gün 7.35 lerde bulunuyor.
Satınalma gücü parite denkliğine göre, Mart Ayı için 7.11 rakamına, 8 Tl, enflasyon farkı ilave etmemiz gerekiyor. Mart Ayında dolar kuru 7.19 rakamı merkez olmak üzere, bu rakam etrafında gerçekleşecektir. Ancak, satınalma gücü parite denkliğini bozan etkenler vardır. Bu etkenlerin başında GÜVEN gelir. Güveni sarsacak en ufak bir olay kur artışı olarak karşımıza çıkabilir.
Merkez Bankasının uyguladığı para politikası sayesinde, dış ticaretin dışında, satınalma gücünü korumak amacıyla meydana gelen dolar talebi azaldı. Bu azalmanın sıfırlanması halinde, dolar kurunun satınalma gücü parite denkliğine düşmesi mümkün. Ancak çatlak seler, güven sarsmaya devam ediyor.
Diğer bir husus ise, finans kapital girişidir. Ki, bu ihtimal yüksek. Zira, Borsa İstanbul, dolar bazında çok düşük. Uluslararası sermaye piyasaları birbirine entegre olduğu için, Borsa İstanbuluda alım fırsatları tartışılıyor. Ekonomik büyümenin yüzde 1,8 olarak saptanması, uluslararası fonların dikkatini çekti. Zira, Kovit 19 salgını yüzünden, Çin hariç dünya ekonomileri küçülüyor.
2021 yılında, Türk ekonomisi yüzde 6 nın üzerinde büyüyecek. Büyüyen ekonomide, karlar artar. Artan karlar, yatırımların artmasına olanak tanır. Artan yatırımlar, sermaye talebini de artırır. Artan sermaye talebinin, Borsa İstanbula yansımazı kaçınılmaz sonuç olacak ve endeks yükselecektir.
Para ikamesi ve dolarizasyona yakalanmış ekonomilerde, parsını korumak amacıyla dolar talebine dikkat ediniz. Zira, dolarizasyon arttığı oranda, ülke ekonomisinden dışarı doğru kaynak akımı devam eder. Amerika, dolarını size karşılıksız vermez. Doların, sıradan vatandaşın cebinde, yastık altında, şirketin ya da devletin kasasına olması sonucu değiştirmiyor.
Kurlarda istikrar kazanmanın yolu, ülkenin para ikamesi sorununu çözmesinden geçiyor.
