Para ikamesine yakalanmış ekonomilerde, parasını dolar olarak tutan vatandaşlar, PARAMIZ DOLAR OLSUN diyebilir. Türk bankalarındaki mevduatın yüzde 50 den fazlası dolar olarak tutuluyor. Vatandaş, TL ye itibar etmiyor. Elindeki TL nakitleri tasarruf olarak görmüyor.

Sadece bankalarda değil. Vatandaşlardan bazıları, paralarını dolara çeviriyor ve yastık altı tabir edilen yöntemler ile banka dışında tutuyor. Bunlarla yetinmeyenler de var. Parasını altına çevirip kasalarda saklayanlar mevcut. Uluslararsı piyasadan altın döviz ile temin edildiği için, karşılığı yurt dışına akıyor. Yastık altında tutulduğu için ekonomiye katkısı olmuyor.

Ekonomiyi bu duruma, mevcut Hükümet getirdi. Hükümetin düşük faiz sendromu, vatandaşı TL'den kaçmaya zorladı. Mevduat faizleri, beklenen enflasyonun altında kaldığı için, lirası olan ya da lira gelirinden tasarruf edenler dolar satın aldılar.

Mevduatın yüzde 30 den fazlası döviz olarak tutulduğu zaman, para ikamesi denilen sorun başlıyor. Yüzde ellilere yaklaştığı zaman ise ekonomik aktörler dövizden başkasını para olarak tanımıyor. Ulusal para sadece vergi ödemek ve günlük ihtiyaçları karşılamak amacıyla kullanılıyor. Ulusal paranın zaman işlevi (satın alma gücünü zamana taşımak işlevi) sonlanıyor.

Haklı olarak vatandaş, paramız dolar olsun demeye başladı. Ancak, parayı dolar yapmanın maliyeti var. Bu maliyeti para ikamesine yakalanan ülkeler de ödemektedir. Her kim kl, cebinde dolar tutuyor, onun bedelini toplum faiz olarak dolar sahiplerine ödüyor.

Doların sahibi bankerlerdir. Zannedildiği gibi doların sahibi Amerikan devleti değildir. Doları 8 ailenin sahibi olduğu FED adındaki banka basar. Amerikan devletinin FED'de ortaklığı dahi yoktur. FED karşılığı dahi olmayan doları basar, Amerikan Hükümetine borç verir. Amerikan Devleti her yıl FED'e, yani bankerlere 500 milyar dolar civarında faiz ödüyor. Bu ödeme doları para olarak kullanmanın maliyetini oluşturuyor.

Doları para olarak kullanmak isteyen ülkeler, ya da cebinde dolar tutanlar bankerlere faiz ödemek zorundadır. Bankalarda dolar tutanlar bu ödemeden istisna değil. Kendileri ödemiyor zanneder. Ancak içinde yaşadığı toplum ödemektedir. Zira dolar ülkeye karşılığını mal ya da faiz olarak almadan girmez. Cari açık varsa, mutlaka karşılığında toplum faiz ödemektedir. Bankerlere ödenen faizler dolaylı yoldan herkese yansıyor.

Çözüm, parayı dolar yapmak değildir. Çözüm, TL'yi değerli para yapmaktan geçiyor.