Meşhur İtalyan yazar Edmondo de Amicis’in İstanbul sokaklarında karşılaştığı bir manzarayı şöyle naklediyor : ‘’ Şurası bir gerçektir ki , İstanbul’un Türk halkı , Avrupa’nın en nazik ve en kibar topluluğudur. İstanbul’un en ıssız sokaklarında bile yabancı için hiçbir hakarete uğramak tehlikesi yoktur. Hatta namaz vakitlerinde bile camileri gezmek mümkündür. O vaziyette bir ecnebi , bizim kiliseleri ziyaret eden bir Türk’ten daha çok hürmet ve riayet göreceğinden emin olabilir. Halk arasında küstahça bir bakış şöyle dursun ; fazla mütecessis ( meraklı ) bir nazara bile tesadüf edilemez. Kahkaha sesleri gayet nadirdir. Sokakta kavga eden ayak takımı da enderdir. Kapılardan , pencerelerden , dükkanlardan hiçbir kadın sesi aksetmez. Hiçbir fuhuş tezahüründen, hiçbir münasebetsiz hareketten eser görülmez. Çarşının kutsiyeti de camiden aşağı değildir. El ve kol hareketleriyle karşılaşmadığınız gibi , lüzumsuz lakırdılarla kulaklarınız da rahatsız edilmez. Halk arasında şarkıdan , kahkahadan , bağırıp çağırmadan eser yoktur. Sokakları tıkayarak herkesi rahatsız eden toplanmalar görülmez.’’