Yıl 1936.

İngiltere Kralı VIII EdwardTürkiye’ye geliyor.

Atatürk tarafından ağırlanıp uğurlanıyor.

Kral Londra’ya dönünce; Kraliyet Sarayında tarihçilere ve düşünürlere sekiz saat süren bir yemek veriyor.

Düşünür ve tarihçiler Kral’a;

“Bize Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatın” diyorlar.

Kral anlatıyor.

Herkes düşüncelerini sıralıyor sonrasında.

Son sözü Freud alıyor.

Sigmund Freud.

Psikanaliz biliminin kurucusu, Dünyaca ünlü nörolog ve psikolog.

Freud; aşk’ı tarif ederken “aşk cinselliği içerir” diye düşünür

Aynı Freud, 1939 yılında ölmen bir yıl önce “aşkın tarifinde yanıldığını” itiraf edebilen bir bilim adamı.

Sebep ise bir karga.

Hasta yatağında yatarken, kırık penceresinden gagasında bir adet cevizle, içeri karga giriyor.

Cevizi Freud’un baş ucuna bırakıp; sonra da pencerede yarım saat melul melul onu seyrediyor.

Sonra uçup uzaklaşıyor.

İşte o an Freud “aşk cinsellikten öte bir duyguymuş” diyor.

Freud; yemekte son sözlerini Atatürk için sıralıyor;

“Hangi dilden, hangi dinden, hangi topraktan olursan ol, Atatürk’ü sevmemek mümkün mü”

“Aşk, duygular ötesinde bir sanatsa, Atatürk’te bir insanlık sanatçısıdır” deyince

Kral “Neden böyle kesin ve keskin düşünüyorsun” diyor.

Freud’un cevabı aynen şöyle;

“Atatürk esir aldığı komutanlara insanca davrandı, esir aldığı bayrakları çiğnemedi, çiğnetmedi.

Esir aldığı halklara saygı duydu.

Kısaca söylemek gerekirse, o sadece toprağını korudu.

Ülkesini ve milletini sevdi, onlar için savaştı.

Tüm insanlığa, mazlum milletlere örnek oldu.

Emperyalizm’e “dur” dedi.

Çağdaş düzeni kurdu.

Özgürlükleri, inanç serbestliğini savundu.

Kadınlara, seçme, seçilme hakkını verdi.

Bilimi,

Doğa’nın korunmasını,

Sanatı ön plana çıkardı.

Daha ne yapsaydı, biz evrensel bilim insanlarına?

Freud’a böyle sıralıyor düşüncelerini.

Şimdi gel de Atatürk’ü sevme.

Hangi hakla, hangi vicdana dayanarak sevmeyeceksin be kardeşim.

Yukarıdaki yazı için gazeteci İsmet Orhan’a teşekkürler. Hani Yahya Kemal Beyatlı aziz İstanbul için “sade bir semtini sevmek bile ömre değer” demiş ya.

Atatürk içinde “sade bir devrimini sevmek bir ömre değer” diyebiliriz.

Türkiye’de “ Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir “ kuralının kabul edilişinin 99.yılını kutluyor ve nice nice yıllara diyoruz.