Uluslararası siyasette BÖL VE YÖNET politikası, üç aşamalı olarak gelişti.
1. İlk aşamada tarımsal imparatorluklar böl ve yönet siyasetini uyguladı. Gelişen bir imparatorluk, küçük devletleri kolayca bünyesine katıyordu. Bu nedenle, site devletlerinin birinin diğeri aleyhine gelişmesine ve birlik olmalarına mani olucu siyaset uyguluyordu.
2. İkinci aşama, İngiliz İmparatorluğu döneminde ortaya çıktı. İngiltere sanayileşmede başı çekiyordu. Uluslararası ticarette, sanayi toplumları tarım toplumlarının ekonomilk artıklarını kolayca elinden alıyordu. İngiltere, diğer toplumların sanayileşmesini önlemek için toplam talebin daralması gerektiğini fark etmişti. Bu amaçla dünyanın küçük devletlere bölünmesinde karar kıldı.
1870 yılında İngiltere Başbakanı Disraeli ''Osmanlı imparatorluğu bölünmediği taktirde, toplam talep sanayileşmesine yeterli olacak ve İngiliz Emperyalizmi riske girecek'' diye Parlamentoda nutuk çekiyordu.
İngiltere 1. dünya savaşı ile amacına ulaştı. Osmanlıdan 32 devlet yarattılar. Hiç birisi, eksik talep nedeniyle sanayileşemedi. Geri kaldılar ve ticaret hadlerinin aleyhe işleyen düzeni yüzünden, İngiltere'nin oyuncağı oldular.
3. İkinci Dünya Savaşından sonra, güç Dolar Basan Bankerlere geçti. 1944 yılında Bretton Woods Para Antlaşması ile dolar dünya parası oldu. İngiliz Sterlini devre dışı kaldı. Bankerler dolar basıyor ve dolar ile Amerikayı kontrolünde tutuyor. Amerikanın askeri gücünü kullanarak, böl ve yönet siyaseti uyguluyor.
Bankerler ''Self Determinasyon Hakkı'' diye yeni bir kavram yarattılar. 1960 yılında, sömürge altındaki devletler için uygulanan bu yöntem, sömürgelerin bağımsılığını sağladı. Devlet sayısı iki misline çıktı. Self determinasyon hakkının kapsamı genişletildi ve ülkeler bölünmeye devam ediyor.
Dünyanın neresinde ırk, din ve mezhep ayrıcalığı var ise, bankerler tahrik ediyor. Kulağa hoş gelen bu kavramlara inanan geniş halk kitleleri, birbirinden ayrılıyor. Küçük devletler ortaya çıkıyor.
Küçük devletler yetersiz talep yüzünden sanayileşemiyor. Ticaret hadleri aleyhe işliyor. Ekonomileri cari açık veriyor. Bankerler cari açıkları, dolar kredisi ile finanse ediyor. Dolar sayesinde, küçük ülkelerin ekonomik egemenliği elinden alınıyor.
Dolar basan 8 banker ailesi ''böl ve yönet siyasetini'' acımasızca uyguluyor.
