Hava durumu gibidir insanlar. Bir anı bir anını tutmaz. Bakarsın günlük güneşlik bakarsın kapatmış perdelerini; gün ışığı gibi sızamazsın bile içeri… Bir bakmışsın karlar yağıyor, öğleden sonra ısınıyorsun buzların eriyor.
Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve sert geçen iklim gibidir insanlar. Ayazı vardır. Ayaza çekerken de gökyüzünde muhteşem ve romantik yıldızları vardır. Bildiğin dengesiz yani.  Alabildiğince anormal göz kararınca huzurlu ve bir tutam karamsar…
Turnusol kâğıdı gibidir insanlar. Her farklı duruma göre renk değiştirirler. Ar, edep, haya duygusu ağır basarsa yüzleri kızarır; eğer haklı oldukları konuysa sonuna kadar mavidirler. Ne asit ne baz işe yaramaz. Demiş ya üstat: akrep gibisin kardeşim!
Bukalemun gibidir insanlar. Her duruma ayak uydururlar. Her tehlikeden hemen sıyrılırlar. İşine geldiği gibidir yani…
İnsan bu her şey beklenir… Neden mi bu kadar kötüledim insanları? Neden mi bu kadar doğruları söyledim? 
Anlatayım hemen… Dinleyin; Biz insanlar değil miyiz işçinin maaşını asgari yatırıp da bir kısmını geri alan. İtiraz olunca da işten çıkarmayla tehdit eden biz değil miyiz? İşe alırken iki ay deneme süresi deyip sigortasını başlatmayan. Daha sonrada beğenmedik deyip işten çıkaran. Hatta en basiti biz değil miyiz işçi bayramında işçileri çalıştıran.
Peki, biz değil miyiz beğenmediğimiz bir şeyde ortalığı yerle bir eden. Örneğin Kadınlar.  Kuaförde istediği saç olmayınca elemanlara tabiri yerindeyse kan kusturan biz değimliyiz.
Bir de buna bakalım şimdi; giyim mağazalarında açtığımız ürünleri kaçımız katlıyoruz yerinde koymak için? Elemanların işi ne bunun için para alıyorlar demiyor muyuz? Eminim ki hepimiz böyle düşünüyoruz.
Biz ne zaman bu kadar bencil olduk? Hangi ara koptuk birbirimizden? Daha çok var saymak istediklerim lakin ne bende anlatacak derman ne de sizde dinleyebilecek zaman var.
Bu şekilde iklimler değişe değişe,  hava durumu gibi günler ilerleyecek. Vurdumduymazlıklarımızda boğulacağız. Karmakarışıklaşacağız git gide… Ve tek bir cevabımız olacak tüm sorularımıza; insan bu her şey beklenir.
Türkçemizde olduğu gibi muvaffakiyetsizleştiriveremeyeceklerimizdenmişçesine laflar ettim. Sürçü lisan olduysa af ola..