Ülkemizin ekonomik sorunlarının özüne baktığımızda karşımıza emperyalist güçlerin doymayan kazançları ve çıkarlarını görüyoruz.Ne yazık ki Atatürk Cumhuriyeti emperyalizme karşı verdiği ekonomik,sosyal ve siyasi bağımsızlığını koruyamadı.Çeşitli bahanelerle emperyalist güçleri ülkemize davet eden iktidarlar,kendi çıkarlarını elde ederken ,halkın çıkarlarını emperyalist güçlere karşı koruyamadılar.Dolaysıyla ekonomik sorunlar çözülemedi,büyüyerek günümüzde devam ediyor.
Atatürk sanayi devriminin toprağa dayalı geliştiğini görmüş.Cumhuriyetle başlattığı sanayi yatırımlarını toprağa dayalı olarak başlatarak köylüyü ekonominin ortağı yapmıştı.Köylü üretiyor,sanayi işliyordu.Ortaya çıkan işçi kazanıyor.Emperyalist güçlerin giremediği milli ekonomik yapı oluşturuluyordu.Kurulan milli ekonomi dünyanın büyük sanayi güçleri ile yarışacak duruma geliyor.Uçak üreten 5 ülke arasında yerini almıştı.Ülke sanayi ile şehircileğe geçerken ,köylünün ve köylerin kalkınması da hızla gerçekleşiyordu.Toprak işleniyor .Sanayi gelişiyordu.
1946 da çok partili döneme geçmekle beraber emperyalizimle ilişkiler hayata geçmeye başlıyor.1950 den sonra marşal yardımları ile başlayan süreçte iktidarlar iktidarda kalmayı devam ettirmek için emperyalist güçlerle daha çok bütünleşiyorlardı.Milli sermaye ile gelişen sanayiciler de emperyalist güçlerle ortaklaşıyorlardı.Bu sürecin içinde şehirlere göç başlamış.Köylü topraktan yavaş yavaş uzaklaşmaya başlamıştı.İşçinin kazancı arttıkça ,köyden şehire göç hızla artiyordu.Hizmet sektörü de ortaya çıkınca köylü işlediği toprağı satarak sanayicilere devretmeye başladı.Hizmet sektörü de toprak almaya başlayınca köylü kolay para kazanma yolunu bulunca üretimden düşmeye,şehire göç ederek tüketici olmaya başladı.Bu süreç ekonomik sorunların derinleşmesine sebep oldu.
Günümüzde tüketici toplum haline gelmiş halk emperyalist iç ve dış güçlerinin baskısı altında ekonomik sorunlarla boğuşur hale gelmiştir.İktidar da durumu idare etmeye çalışıyor.
Halkın ekonomik sorunlarını ortadan kaldırmanın yolu cumhuriyetin kuruluş felsefesine uygun günümüz koşullarında yol almaktır.
Atatürk yolundan çıkanlar emperyalizme teslim olurlar.
