İşin en kötü yanı, cahiliin cahil olduğunu bilmemesinden kaynaklanıyor. Adam İlahiyat profesörü olmuş "dünyayı güneşin aydınlatmadığını" söylüyor.
Son zamanlarda "her olayı dine bağlayarak açıklamak" moda oldu. Bu modadan, fizik kuralları dahi kendini kurtaramıyor.
Böyle açıklamalar yeni değildir. Bin yıl süren karanlık çağ döneminde de benzer söylemler yapılmıştı. Dünya'nın yuvarlak olduğunu söyleyen Galile'yi engizisyon mahkemesi yargılamıştı.
Bilimsel olmayan söylemlerin kaynağı din ve siyaset ilişkisinden kaynaklanıyor. Siyaset din içerikli olduğu ya da dine bağlı olarak siyasal otorite oluştuğu zaman "cahilin egemenliği" önlenemiyor.
Dünya "bilgi toplumuna" doğru gidiyor. Cehalet yüzünden "sanayi devrimini" kaçırdık. Cehaleti ortadan kaldırmadan "bilgi toplumuna evrimleşmemiz" mümkün görünmüyor.