Emeklilikte Yaşa Takılanlar sorunu çözülüyor. Böylece, 2 milyon 250 bin kişi daha emekli maaşı almaya hak kazanıyor. Ancak, bir sorun var. Hükümet, mevcut emeklilere para yetiştirmekte zorlanıyor.

Emeklilik sisteminde kural şudur. Emekli primleri ile toplanan paralar, emekli maaşı olarak ödenir. Daha fazlası ödenir ise, enflasyon yoluyla, reel ödeme eşitlenir.

Daha açık bir ifadeyle, toplumun emekliler için ödeyeceği sınırlı bir fon vardır. Bu fon, emekli sayısına bölünerek her emekliye ödenecek miktarı tayin eder. İdari yöntemler ile bu kuralın sınırları aşılamaz. Çünkü, ekonomi olmayanı veremez. Devlet gücüyle, olmayan verilmeye kalkıldığı zaman, fiyatlar artıyor.

Şu anda yaşadığımız enflasyonun gerisinde sosyal devlet harcamaları var. SGK harcamaları, devlet bütçesinde açıklara neden oluyor. Bütçe açıkları, enflasyon ile kapatılıyor. Enflasyonu önlemek için, mutlaka Sosyal Güvenlik harcamalarında reform yapılması gerekiyor.

1980 li yıllarda 35 yaşında insanları emekli etmeye başlandı. İlk karşı çıkan ben olmuştum. Sistemin çökeceğini. Devletin bu yükü kaldıramayacağını söylemiştim. Kulak veren dahi olmadı. Giderek sistem bozuldu. Reform bekliyor.

Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal ''Bir konuda reform yapmak için, önce onu yıkmak lazım'' diyordu. Siyasiler sistemi yıkmak için ellerinden geleni yaptılar. Fiskobirliğe 500 kilo fındık vereni emekli ettiler. Askerlikte geçen günleri prime bağladılar. Peşin para ile prim ödemeyi kolaylaştırdılar.....

Emeklilik Sistemi, kendi içerisinde çöküyor. 2 milyon 250 bin kişiyi emekli edecek EYT düzenlemeleri ile Emeklilik Sistemindeki çöküş hızlanacaktır.

Değirmenin suyu kurudu. Emekli aylığı ile geçineceklerini düşünenler, hayal aleminde yaşıyor.