Ekonominin kendine has dengeleri vardır. İnsan iradesi ile bu dengeler bozulamıyor. Sisteme, içeriden ya da dışarıdan müdahale yapıldığı zaman, denge farklı şekilde yeniden kuruluyor.

Hükümetler, dengeleri kendi siyasetlerine göre düzenlemek isterler. Ancak, istedikleri kadar müdahale etsinler, dengeler bozulmuyor. Önemlilerini aşağıya çıkarıyorum.

1. Ekonomide, ÜRETİM=TÜKETİM dengesi vardır. Hiç kimse bu dengeyi bozamaz. Zira, ister aile, ister kurum, ister toplum olsun, hiç kimse, ürettiğinden daha çok tüketemez. Bu kuralı borçlanma bozuyor. Ancak, borçlanma gelecekte tüketeceğini bu günden tüketmek anlamına geliyor. Gelecekte daha az tüketerek denge kendiliğinden kuruluyor.

Siyasi otoriteler bu kuralı bozabiliyor. Ekonomiye katkısı olmayanlara, üretimden pay verebiliyor. Sonuç, hakkı olmayan fazla tüketir ama, yeni denge daha yüksek fiyat seviyesinde kurulur.

2. Ekonomide, TASARRUF=YATIRIM dengesi vardır. İnsanlar ve insanlardan oluşan toplum gelir üretir. Ürettiğinden daha az tükettir ve tasarruf oluşur. Tasarruflar yatırıma gider ve ekonomide sermaye birikimi artar. Sermayedeki artış, emek mevcut ise ekonomiyi büyütür. Hiç kimse tasarruf ettiğinden daha fazla yatırım yapamaz. Kişi, aile, şirket ve ülke olması sonucu değiştirmez.

Bu kuralı para politikası ile Hükümetler bozuyor. Tasarruftan daha fazla yatırım yapılmasını sağlıyor. Ancak sonuç değişmez. Denge daha yüksek fiyatlar ile yeniden oluşur.

3. Ekonomilerde, İHRACAT=İTHALAT dengesi vardır. Modern ekonomilerde farklı gelirler ve giderler devreye giriyor. CARİ DENGE oluşuyor. Cari denge içerisinde, hizmet gelir ve giderleri ile turizm gelir ve giderleri de var. Dışa açık ekonomilerde sermaye akımları gerçekleşiyor. Sonuç ÖDEMELER DENGESİ şeklinde oluşuyor. Ödemeler dengesi, kurlar yoluyla sürekli dengede kalıyor.

Hükümetler, belli amaçlara ulaşmak için ödemeler dengesine müdahale edebilir. Ancak sonuç değişmez. Yeni denge daha yüksek kur ve daha yüksek faiz seviyesinde otomatik olarak kurulur.

4. Ekonomilerde, PARA ARZI=PARA TALEBİ dengesi vardır. Her ekonominin ihtiyacı olan para miktarı bilinir. İhtiyacından daha çok piyasaya para sürmek, dengeyi bozar. Yeni denge daha yüksek fiyat seviyesinde kurulur.

5. Ekonomilerde, SERMAYE ARZI=SERMAYE TALEBİ dengesi vardır. Arzın arkasında, ödünç verilebilir fonlar bulunur. Sermaye talebini, sermayenin marjinal verimi tayin eder. Hükümetler, politika faizini düşürmek suretiyle dengeyi bozabilir. Geçicidir. Sonuç değişmez. Yeni denge daha yüksek faiz ve fiyatlar seviyesinde kurulur. Zira, piyasa faizini, sermaye arz ve talebi tayin ediyor.

6. Ekonomilerde, POLİTİKA FAİZİ=PİYASA FAİZİ dengesi vardır. Hükümetler faiz düşsün ister. Faiz üşünce yatırımlar artıyor. Bu amaçla Politika Faizini düşürürler. Denge bozulur. Sistem yeni dengeyi kurmak üzere, fiyatları ve faizleri artıracaktır.