Ekonominin siyasete etkisi vardır. Bu etki Antik Mısır'dan beri devam ediyor. Mısır Frevunları'nın en büyük korkusu "kıtlık" idi. Kıtlık dönemlerinde halkı doyurmak için, yedek anbarlar sürekli dolu tutuluyordu. Halkını aç bırakan Frevun'un, siyasal iktidarını sürdürmesi mümkün olamıyordu.
Siyasal isyanların nedeni de açlık ve kıtlık olmuştur. 1770 yılından itibaren Amerikan devrimini finanse eden Fransa'da halk fakirliyordu. Fransa'nın amacı, İngiltere'yi Amerika'dan kovmak idi.
1776 yılında Amerika, Fransızların desteği ile bağımsızlık kazandı. Ancak Fransız ekonomisi perişan oldu. Fransa'yı açlık ve hastalık sardı. Katolik Papazların "bu dünya hesap yeridir, itaat ederseniz cennette rahat edeceksiniz" gibi dini söylemlerine Fransızlar itibar etmediler.
Kraliçe'nin "ekmek yoksa pasta yiyiniz" diye söylem üretmesi bardağı taşıran son damla oldu. 1789 Fransız devrimi gerçekleşti. Kraliçe ve Kral ile Katolik Papazlar giyotin ile idam edildi.
1917 yılında, Rusya'daki sosyalist devrimin gerisinde ekonomideki perişanlık yatıyordu. Birinci dünya savaşının acımasız koşulları Rus ekonomisini zora sokmuştu. Bir avuç Komunistin sözlerine halk itibar etti ve devrim gerçekleşti.
2001 yılında Türkiye'de meydana gelen ekonomik kriz, siyaset dünyasını kökünden sarstı. Krize neden olan siyasi partiler sandığa gömüldüler. Yeni kurulmuş olmasına rağmen Ak Parti iktidarı ile yeni bir siyasal dönem başladı. Ekonomideki başarıları sayesinde siyasi iktidarları devam etti.
17-25 Aralık hareketleri ve 15 Temmuz kalkışması nedeniyle ekonomide bozulma meydana geldiği biliniyor. Sorumlu olarak Feto terör örgütü tutuluyor. Ancak, dolar kurundaki yüzde 60 lara varan yükselmenin yarattığı fiyat artışları halkı canından bezdiriyor.
Son üç yıl içerisinde, geniş halk kitleleri gerçekten fakirledi. Dolardaki artış nedeniyle, gelirlerinin yüzde atmışını kaybeden sabit gelirlilerin durumu çok kötü. Bankada parasını TL olarak tutan vatandaş, reel anlamda satın alma gücünün yarıya indiğini görüyor. Yatırımlardaki azalma, işsizlik oranlarını yükseltiyor. Döviz borcu olan esnafı zor günler bekliyor.
Geniş halk kitleleri sorumlu olarak hükümeti görüyor. Siyaset bilimindeki "ekonominin siyaseti tayin edici fonksiyonu" işlerliğini sürdürüyor.
