Ibn Haldun kimdir? 1332 doğumlu Tunuslu İslam Filozofu.1404 yılında Mısır'da ölmüştür.
Türkler ile alakası ne? Doğrudan hiç bir alakası yok.
Müslüman dünyanın ünlü sosyologu olması nedeniyle, siyasal islamcılar tarafından yüceltiliyor. Adına üniversite kuruluyor.
Her Filozof gibi, İbn Haldun'un "Sosyoloji ve siyaset bilimine değerli katkıları" olmuştur. Bunlardan en önemlisi Devletin "kuruluş, gelişme ve sonlanmasına" ilişkin gözlemleridir.
İbn Haldun'u Osmanlıya mal etmek yanlış. Onun yaşadığı dönemde, Osmanlı Anadolu ve Balkanlar'da yaşam mücadelesi veriyordu. 1516 yılında Mısır, Yavuz Sultan Selim tarafından feth edildiği zaman, Ibn Haldun öleli 112 yıl olmuştu.
Eğer Osmanlı İbn Haldun'u önemseyip, okuyup anlasaydı yıkılma sürecine girmezdi. Zira, İbn Haldun "devletin çökme sürecini" aşağıdaki şekilde açıklıyordu.
1. Devlet önce baştan çürümeye başlar. Tek adam devletine geçiş önlenemez. Tek adam ve etrafındaki yandaşlar hazinenin paralarını çar-çur eder. Devletin gelir ve gider dengesi bozulur.
2. Devlet bütçesindeki açıklar borç ile kapatılır.
3. Borçlar için vergi salınır. Aşırı vergiler halkı zor duruma sokar. Devlet çöker.
Osmanlı'nın son zamanlarına bakalım.
-1854 den itibaren Osmanlı Devlet Bütçesi'nin açık verdiğini görüyoruz. Batılı bankerlerden borç alınarak bütçe açıkları kapatılıyordu. Alınan borç ile Dolmabahçe Sarayı yapıldı. Paralar üretime gitmedi. Çar-çur edildi.
-1881 yılında Düyunu Umumiye adında, Osmanlı Devlet borçlarının tasfiyesi için yabancı bankerlerden kurulu bir heyet oluşturuldu. Düyunu Umumiye İdaresi Osmanlı ülkesinde, alacağına karşılık vergi topladı. Halk, ilave vergiler karşısında perişan oldu.
Osmanlı, Ibn Haldun'un 400 yıl önce söylediği şekilde yıkıldı. Demek ki Osmanlı, Ibn Haldun'u okumamış ya da anlamamış.
Siyasi iktidar sahipleri adına üniversite kurdukları Ibn Haldun'a kulak versinler.
İbn Haldun "yıkılma aşamasına geçildiği zaman" tek adam devletine gidişin önlenemeyeceğini ve üst kademedeki yandaşların devlet gelirlerini çar-çur edeceğini söylüyordu.
Türkiye'nin son zamanlardaki durumuna, Ibn Haldun felsefesi açısından bakalım;
Türkiye "tek adam devletine" doğru hızla gidiyor. Devlet gelirleri çar-çur ediliyor.
Nitekim hazine, euro-bond ihraç ederek Avrupa'dan borçlanıyor. Borçlanılan paralar ile tüketim malları ithalatı yapılıyor. Devlet adamlarının israfı önlenemiyor.
Harcama ihtirası o kadar yükseldi ki, Devletin üst kademesi, tüketim amaçlı pahalı lüks araba ve uçak ithal ediyor. Saray yapıyor.
İbn Haldun taktir ediliyor, ama onun fikirlerine kulak verilmiyor.