Lisanını kaybeden toplumların, tarih sahnesinden silindiğine dair yazıma itirazlar var. Halbuki, tarihi gerçekler, benim tezimi doğruluyor.

Tarihe bir göz atalım;

1. Hazar Türkleri 7. yüzyılda Museviliği din olarak seçmişlerdi. Din o kadar onları etkiledi ki, Hazarlar önce Türkçeyi unuttular. İbranice konuşmaya başladılar. 1030 yılında Hazar devleti yıkıldı. Hazarların devamı olan Aşkenaz Yahudileri, köklerinin Türk olduğunu DNA analizleri ile saptayabildiler.

2. Yahudiliği din olarak tercih eden Kırım Karay Türkleri, lisanlarını kaybetmediler. Halen Türk kimliğini yaşatıyorlar. İstanbul'daki Karaköy ismi, Karaylardan geliyor. Şişhane Sinagogu ''Siz Türksünüz'' diyerek Karayları dışladı. Karaylar da Karaköy'de kendi Sinagoglarını kurdular. Türkçe lisanında ısrar etmeleri sayesinde, Türklükleri yaşıyor

3. Peçenek Türkleri, Ortodoks Hristiyanlığı tercih etmişlerdi. Bu tercih mecburiyetten geliyordu. Bizans, Peçenekleri paralı asker olarak kullanıyor. Askerliğe kabul için Ortodoks Hristiyan inancına geçmelerini şart koşuyordu. Önce dinin etkisinde kaldılar. Sonra, Rumca öğrendiler. Türkçeyi unuttular. Kimliklerini kaybettiler.

4. Bulgarların kimlik kaybı da Lisan kaybı ile başladı. Gen teknolojisi, Bulgarlara Türksünüz diyor.

5. Osmanlı Türkleri aşağıladığı için, Alevi Türkmenler, Nusayri tarikatına girdiler. Nusayrilik Arap Aleviliği olarak varlığını sürdürüyor. Arap Aleviliği ile Anadolu Aleviliği arasında fark var. Anadolu Alevileri lisanlarını korudular ve Türk olarak kaldılar. Türkçe konuşuyorlar. Nusayriliğe geçen Türkmenler önce lisanlarını kaybettiler. Arapça konuşuyor ve kendilerini arap zannediyor.

6. Osmanlı döneminde araplara ''Necip Millet'' deniliyor. Devlet kademelerinde yüksek görevler veriliyordu. Makam arayışındaki Türkler, Arapça öğrendiler ve Türk kimliklerini sakladılar. Ardılları ise araplaştılar.

7. Hindistan'da egemenlik süren Türkler de önce lisanlarını kaybettiler. Birincisi 1206 yılında Türk adıyla kurulan Yeni Delhi Türk Sultanlığıdır. İkincisi, 1526 yılında kurulan Babür Türk İmparatorluğudur.

En vahimini Yeni Delhi Türk Sultanlığı yaşamıştır. Devleti devşirmeye teslim etmenin bedelini ağır ödediler. Devşirmeler, Türk ile ilgili her şeyi yok etti. Bunların başında lisan geliyor. Devletin isminden Türk kelimesini çıkardılar. Din paydasında yeni bir yapılanmaya geçtiler. Türk olmak aşağılandı. İktidardan Türkler dışlanmakla kalmadı, adeta yok edildi. Tarihte ikinci defa Türk adıyla kurulan Yeni Delhi Türk devleti, Seyyidilerin eline geçti. Türkler kaybolup gittiler.

Emir Timur'un torunu Babür Hanın, 1526 yılında, Hindistanda kurduğu devlet 1858 yılına kadar yaşadı. Ancak, Türkler azınlıkta kaldıkları için, Müslümanlık üzerinde ısrar ettiler. Dillerini kaybettiler. Ama, İslam paydasında yaşamayı başardılar. Bu günkü Pakistan milletinin babaları Türk, anaları Hindistanlıdır. Türkçe değil, Urduca konuşuyorlar. Atalarının Türk olduğunu bilincindeler. Dikkat ediniz, her ortamda ve koşulda Pakistan Türklerin yanında, uluslararası siyaset uyguluyor. Bu uygulamada, Türklüklerini değil, dinlerini ortak payda yapıyorlar.

Şinasi Kara