Bloomberg haber ajansında enteresan bir haber var. Türkiye'nin TAYFUN adındaki seyir füzesine ilişkin deneme ve alınan sonuç anlatılıyor. Tayfun, her platformdan ateşlenebilen füze. 561 Km. uzaktaki hedefi vurmuş. Hedef saptandıktan sonra, ıskalama yok. Zira, tayfun, akıllı füzeler sınıfına giriyor.

Tayfun ile ilgili haber Yunan Basınında şok etkisi yaratmış. İzmir ile Atina arasındaki mesafe, kuş uçuşu 283 km. Atina, tayfunun menzilinde kalıyor. Türkiye’ye karşı vekalet savaşına hazırlanan Yunanistan ''hüsranları'' yaşıyor.

Soru şudur. Yunanistan neden akıllı siyaset izlemiyor?

İzlemiyor. Çünkü, Yunanistan Osmanlıdan kazandığı toprakların hiç birisi için savaşmadı. Batı ülkelerini arkasına alarak, Osmanlının zaafından istifade ederek önce devlet oldu. Sonra, toprak kazandı.

1821 Mora Katliamına, Osmanlının göz yumması ile başlayan Yunan isyanı, 1832 yılında egemenlik ile sonuçlandı. Bu egemenliğin gerisinde, Osmanlının iç siyasetindeki başarısızlıklar vardır. Mısır Valisi Mehmet Ali Paşa Ordusu ile Adana’ya kadar gelince, Padişah tutuştu. İngilizlerden yardım istedi. İngilizler de, Yunan egemenliğine karşılık yardım ettiler. Sonuç, hiç gayret göstermeden, Yunanistan egemenlik kazandı.

En acısı, SELANİK olmuştur. Selanik'de görevli Ordu Komutanı Tahsin Paşa, 1912 yılında tek kurşun atmadan, şehri teslim etmiştir. Bu teslimatın şaibeli olduğuna dair iddiaları var. Nitekim, Yunanlılar Tahsin Paşa'yı kahraman olarak tanımlıyor. Tahsin Paşa Türk değildi. Arnavuttan devşirmeydi. Selanik'in kaybı, Osmanlı'nın devşirme düzeninin maliyetini açıkça gösteriyor.

1913 yılında kurulan Batı Trakya Türk Cumhuriyeti'nin toprakları da, İngiliz zoruyla Yunana bırakıldı. Osmanlı, bir parça yardım etseydi, Batı Trakya'da yaşayan soydaşlarımız, Yunan zulmünden kurtulmuş olacaklardı.

12 adayı da Yunanlılar, bedel ödemeden elde ettiler. 1912 yılında, Osmanlı Trablus Savaşını kaybedince, İtalyanlar adaları işgal etti. Bu işgal, 1946 yılına kadar devam etti. İtalyanlar, adaları terk ederken, Yunanistana bıraktı. Hiç bir bedel ödemeden, Yunanistan adalarda egemenlik kurdu.

15 Mayıs 1919 tarihinde İzmire asker çıkaran Yunan ordusu, 3 yıl 3 ay 24 gün süreyle Batı Anadoluyu işgal etti. İşgal altındaki Türkler, tarihte görülmemiş Yunan zulmü ile yaşadılar. Ulu Önder Atatürk sayesinde Yunan ordusu 9 Eylül 1922 günü İzmirden denize döküldü.

1821 Mora'daki Türk katliamı üzerine yazılan şiir, halen Yunan Ulusal Marşı olarak kullanılıyor. Özünde Türk nefreti var. Bu nefret ile büyüyen Yunanlı'nın, Türklere karşı düşmanlık ateşi, hiç sönmedi. Sönmesi de olası görülmüyor.

Tarih çok ilginçtir. Kılıç hakkıyla kazanılmayan toprakları, eski sahibine iade eder. Yunanistan farkında değil. Tarih ağlarını örüyor.