Türkler ve Kürtler ayni coğrafyada doğdular ve birlikte
büyüdüler. Tarihi ve kültürel kökleri zengin bir geçmişe
sahip olan milletimiz, güçlü bir şekilde kurulmuş ve kendi-
sini korumasını her şartlara rağmen bu güne kadar muhafa
za etmiş eşine az rastlanan milletlerden birisidir. Kimsenin
toprağında gözü olmayan Atatürk’ün dediği gibi’’Dünyada
SULH, cihanda SULH’’parolası içinde bu güne kadar yaşa
mıştır.Son ana kadar hiçbir zaman sen,ben kavgası yapılma-
mıştır.Son zamanlarda vatanımızın bir bölgesinde artık açıkça  
bölme haline dönüşen TERÖR olayları maalesef yeniden
hortlamış ve toplumumuzu rahatsız etmeye başlamıştır.
Vatanı bir olan kardeşlik duyguları içinde birbirine kenetlenmiş 
bulunan milletimizi, Türk-Kürt diye ayıran bölgede parçalama
senaryoları tekrar sahneye koyulmaya çalışılmaktadır. Bu arzu-
ları içersine birçok kör heveslilerin yol açtığı olaylarda birçok
masum insan, asker-polis ve evlatlarımız terör kurbanı olmuşlardır.
Genç yaşta hiçbir sebep yokken bir arada uzun yıllar beraber yaşanmıştır. Şehitlik mertebesine ulaşan genç çocuklarımıza günah
ve yazık değil mi? Kaybolan insan hayatının, kimin çocukları olursa
olsun kaybedilen zamanın ve maddi kayıpların telafisi için harcana-
cak her çaba sarf edilecek her emek Türk’ü ve Kürt’ü ile bizim çocuklarımızın geleceklerinden çalmak değil midir? Aynı din ve millete sahip olan arasına fitne fücurluk sokarak yaratılmanın kimlere faydası olduğunu iyi düşünmemiz lazım. Ne manası var ki, atlar tepişiyor maalesef eşekler yiyor. Terör yoluyla insanlara fiili saldırıda bulunmak birbirlerini kırdırmak ve onların hayat hakkını ellerinden almak için yapılan eylemleri asla kabul etmiyorum. 
Lütfen sağduyulu olalım ve bilhassa bu son zamanlar da provokasyonlara kapılmayalım.
Devamı varın