Elektronik ticaret, internetin getirdiği mucizelerden biri olarak anılmakla birlikte son on yıldır hayatımıza dahil olmuştur. Teknolojinin hızlı gelişimi ve küreselleşme neticesinde her yaştan ve ekonomik düzeyden insanın hayatına dahil olan elektronik ticaret, alışılagelmiş alışveriş alışkanlıklarını değiştirerek yepyeni bir mecranın kapısını aralamıştır. Günümüzde tüketim alışkanlıklarının elektronik ortamdan teminindeki artış yeni iş kollarının oluşmasına fırsat yaratmakla birlikte; yıllardır süregelen iktisadi ve ticari faaliyetlerin de artık elektronik ticaret siteleri üzerinden yürütülmesiyle müşteriye yeni ve daha dinamik bir kanaldan ulaşmanın da önü açılmıştır. Elektronik ticaretin yaşamımıza getirdiği bu pratikliğin, yasal mevzuatlarla da korunur hale getirilmesi ve geliştirilmesiyle, güven ortamında nitelikli bir ticaret mecrasının oluşmasına imkân yaratılmıştır.

Bugün için düşünüldüğünde tüm Dünyanın yaşamını etkileyen Covid-19 pandemi sürecinde, elektronik ticaretin tahmin edilemeyecek boyutta bir ivme kazanmasıyla bu mecranın evrensel nitelikle bir ihtiyacın neticesi olduğu gerçeği ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki, evrensel olarak tanımlanabilir bu temel ihtiyaç tüketicilerin alışveriş alışkanlıkları, ülkelerin toplumsal yapısından etkilenmeksizin şu an için ciddi bir tehdit altında olan dünya ekonomisini kuvvetlendirmeye kısa bir süre için de olsa tek başına yetmiştir. Dolayısıyla, elektronik ticaret yeni bir keşif veya alternatif olmayıp, sadece çağın gereksinimleri doğrultusunda hayatlarımıza girmiş eski bir alışkanlığın güncellenmiş-geliştirilmiş halidir. Aynı surette bu olumlu katkının Türkiye’de de paralel bir güç dengesi yarattığı açıktır. Şöyle ki, pandeminin değiştirdiği öncelikler ve ihtiyaçlar doğrultusunda e-ticaret üzerinden yeni iş kolu olan sanal market hizmetleri kullanıma açılmıştır. Bunlardan “Getir, Banabi, İste Gelsin, Migros Sanal Market, Trendyol vs” gibi e-ticaret platformları süpermarket hizmetlerini uygulamalar üzerinden sağlayarak tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını değiştirmiş, başarılı da olmuşlardır. Sektör bu noktada dijital kanalda canlanmıştır. Şu an için İstanbul, Ankara, İzmir gibi belirli illerle sınırlı bu hizmetin giderek yaygınlaşacağı ve belki de eskilerde kalan market anlayışını kökten silebilmesi mümkündür. Market alışverişlerinin dijitalleşmesinde pandeminin ciddi katkısı yadsınamayacak bir gerçektir. Bu kapsamda dijital dönüşümün önemli görülen bir gelişmesinin de sanal marketler üzerinde yoğunlaştığı söylenebilir.