Ülkemizde 3 bölgeyi ve 11 şehri etkileyen; boyuna 550 km lik; yatay uzunluk olarak yaklaşık 250 km lik bir bölgede; ve çok sayıda vatandaşımızı kaybettiğimiz; önemli bir bölümü yaralı halde; tedavi olan; ve şartları itibarı ile çok zor koşulları yaşadığımız bir depremi geride bıraktık. Depremin meydana ilk geldiği 6 şubat gününden; bu tarafa yaklaşık 1 aylık zaman geçti. Bu süre içinde yüzlerce artçı sarsıntılarda oldu. Sanıyorum artçılarda dahil yavaş yavaş tüm enerjisini boşalttı; ve belki epey bir süre Ülkemize uğramayacak
Şurasını da unutmamalıyız ki Ülkemiz oldukça geniş alanlı bölgeleri kapsıyan bir deprem ülkesidir. Dolasıyla bu şartları göz önüne alarak tüm inşaatlarımızı, tüm tesislerimizi ve yatırımlarımızı bu şartlar; göz önüne alarak yapmalıyız. Kesinlikle fay hatları ve yakınına ev yapmadığımız gibi; yerleşim yeri de kurmamalıyız. Yerleşim yeri kurduğumuz alanlar olabildiğince taş; veya taş yapılı; vede çok kuvvetli zemin olmalıdır. Ayrıca genel anlamda deprem bölgelerine; kesinlikle yoğun yerleşim yeri kurmamalıyız. Zemini çok kuvvetli bölgelere serpiştirerek yapmalıyız. İnşaatları; gelişen en son teknolojileri kullanarak; ve deneylenerek kendini ispat etmiş (Toki ) binaları gibi; zemini çok güçlü yerlere; az katlı olarak yapmalıyız. Kesinlikle jeofizik veya Jeolojik raporlara göre; (Zemin kuvveti raporlanan güçlü yerler) konutlarımızı veya binalarımızı; deprem testlerini geçebilecek yüksek kalite beton ile yapmalıyız. Fay hatları olan veya olabilecek alanları kesin olarak tarım sahası olarak değerlendirmeliyiz.
Deprem sahasında şu an konternır kentler kuruluyor. Zemini güçlü sahalarda; geçici süre konaklamanın en iyi yolu konteynır kentlerdir. Okul ihtiyaçlarıda bu konteynır yapılarla yapılabilir ve kısa sürede kullanıma açılabilir. Böylece; kısa süreçte depremin getirdiği zorluklar aşılabilir.
Tarım sahaları sahipleri tarafından ekilebilir; meyve bahçeleri ve seraların onarımı ve bakımı yapılarak üretime hazır hale getirilebilinir. İhtiyaç kadar kurulacak konteynır barınma yerleri; köylerde geçici süre sorunu çözer.
Hükümet yeni konutlara; önümüzdeki dönemlerde başlanacağını; ve ihtiyacın tamamını karşılıyacak seviyede; fay hattı olmıyan, güçlü taş veya dağ üzerine; depreme dayanıklı tekniklerle yapılacağını açıkladı.
Önce insan faktörü anlayışı ile; sorunlarımızı doğru inşaat teknikleriyle aşmalıyız. Mutlak yüksek kaliteli beton kullanarak binalarımızı yapmalıyız. Büyük tesislerin altına mutlaka deprem izalatörleri koymalıyız.
