Ulu Önder Atatürk Türk Milletinin amacını "Çağdaş Medeniyeti yakalamak" olarak saptamış idi. Ancak, Türkiye çağdaş medeniyete yaklaşmak bir yana, giderek uzaklaşıyor.
Türkiye neden "muassır medeniyeti" yakalayamıyor?
Birinci ve temel neden ekonomidir. Ekonomik gelişme seviyesi, ileri sanayi toplumu aşamasına geçmeden, çağdaş medeniyete ulaşmak mümkün olamıyor.
İleri sanayi toplumu olabilmek için, öncelikle "sermaye birikimini" tamamlamamız lazım. Türkiye "sermaye yoksunu" bir ülke.
Sermaye birikiminin kaynağı tasarruflardır. Insanlar gelirinden daha az tüketiyor. Tasarruf ediyor. Tasarruflar bankalarda ve diğer finans kurumlarında birikiyor. Yatırımcıya bir şekilde intikal ediyor ve yatırıma giden finans kapital, toplumun sermaye birikimini artırıyor.
Türkiye'deki temel yasalar, sermayenin kaynağı olan tasarrufu azaltıyor.Yeterli tasarruf olmayınca, sermaye birikimi sağlanamıyor. Sermaye birikimi yetersiz kalınca, ileri sanayi toplumuna geçilemiyor.
Vatandaşın en önemli sorunu, tasarruf ettiği paranın değerini korumaktır. Bankaya yatırsa, aldığı faiz enflasyonu karşılamıyor. Enflasyonu karşılamayan getiri üzerinden ödediği gelir vergisi stopajı, servet vergisine dönüştü.
Böyle bir ortamda, tasarruf etmek yerine tüketim tercih ediliyor. Tüketim artınca tasarruf azalıyor. Tasarruflar, dolar-euro gibi paralar ya da altın olarak tutuluyor. Tasarruf yastık altına iniyor.
Kişi, kurum ya da devlet israf ettiği zaman, ülke yeterli tasarruf elde edemez. Türkiye'de, devlet kaynakları israf ediyor. Yüzbinlerce nakil vasıtası boş yere kullanılıyor. On binlerce dış işleri kadrosunda, siyasi amaçla verimsiz memur istihdam ediliyor. Devlet kaynakları çarçur ediliyor. İsraf, ülkenin tasarruf dar boğazı ile yaşamasına neden oluyor.
Ekonomideki dinamizm, mevcut tasarruflar sayesinde ayakta duruyor. Türk halkı'nın 2 trilyon lira civarında, bankalarda mevduatı var. Bunun yarıya yakını, döviz tevdiat hesabı şeklinde tutuluyor.
Türk Lirası üzerinden tutulan mevduatı, Devlet enflasyon ile acımasızca vergiliyor. Tasarruflar eriyor.Ulusal tasarrufun eridiğini gören yabancı tasarruflar ülkeye gelmiyor.
Sermaye biriktiremeyen, mevcut sermayeyi giderek tüketen finansal yasalar mevcut olduğu sürece "muassır medeniyet seviyesine ulaşmak" hayalden ibaret kalıyor.
Şinasi Kara