Daha önce, Fuzulinin Bağdat’a gidiş hikayesini yazmıştım. Fuzuli, Bağdat’a varınca, yolda rastladığı iki farklı yolcunun söylediklerinin mevcut olduğunu görür. Fuzuli ''HERKES DÜNYAYA KENDİ GÖZÜ İLE BAKAR'' mesajını veriyor. Bu kural ekonomide de değişmeden devam ediyor. Halbuki ekonomi matematik bilimdir.

Face de sayfa arkadaşım, büyük br başlık ile TÜRKİYE İFLAS ETTİ sloganını paylaşıyor. Böyle bir durumun olmadığını, not düşmek zorunda kaldım. Gerçeği herkesin bilmesinde yarar var. Türk ekonomisinin potansiyeli yüksek. İflastan bahsedenler, kötümserlikten öte, kötü niyet taşıyor.

İflas denildiği zaman borç akla gelir. Türk Devletinin ödenmeyecek borcu yok. Borç konusunda uluslararası toplum Maastricht Kriterini esas alıyor. Bu kritere göre, ulusal hasılanın yüzde 60 oranına kadar devletlerin borçlanması risk taşımaz. İşin ilginç tarafı, AB ülkeleri, ABD ve Japonya, Maastricht kriterinin üzerinde borçlular. Türk devletini borcu ise Maastricht kriterinin yarısından az. Hesaplayalım

2021 yılında IMF tanımlı Türk Devletinin borcu 226 milyar dolardır. Bu borcun, 136 milyar doları Hazineye ait. 90 milyar doları ise özel sektörün ve bankaların dış borcuna verilen garantilerden geliyor. 2020 yılı sonunda ulusal hasılamız 760 milyar dolar idi. 2021 yılında yüzde 10 büyüdü. Ulusal hasıla 760+76=836 milyar dolara çıktı.

Dış Borç/Ulusal Hasıla formülüne uyarlayalım 226/836= 0,27 Bu rakam Maastricht kriterinin yarısından az. Her kim ki Türk Devleti iflas ediyor diye söylem üretmektedir. Biliniz ki yalan söylüyor. Kötü niyet taşıyor.

Türkiyede, bankalar ve özel sektörün dış borcu arttı. Özel sektörün borcuna karşılık devletin sorumluluğu yoktur. Özel sektör borcu için devlet iflas etmez. Karalamacılar, özel sektörün borcunu devreye alarak gerekçe uyduruyor. Onu da hesaplayalım.

Türkiyenin devlet ve özel sektörün borçlarının toplamı, 2021 yılı sonunda, 450 milyar doları buluyor 450/836=0,52 . Bu rakam dahi Maastricht kriterinin altında bulunuyor.

Özel sektörün dış borcu konusunda makaleler yazdım. Hatırlayanlar bilir. Okumayanlar sayfama girsin okusun. Özel sektörün borcu fiktif. Sermayesine ilave ederek mahsup ediyor.

Ekonomide rakamlara dayanmayan yazılara ve sloganlara itibar etmeyiniz. Açık kapı, ekonomi yönetiminin, bilimsel kurallara uygun politika üretemiyor olmasından kaynaklanıyor.