Mahremiyet nedir? Nasıl olmalıdır? Ailedeki mahrem hadiseleri anlatmak doğru mudur?

İslam mahremiyete, yani kişiler arası bedensel sınırların muhafaza edilmesine büyük önem verir... Ev içindeki mahremiyet konusunda dahi bir takım prensipler koyan dinimiz, Müslüman’ın aile hayatını tam bir emniyet altına alarak hissi ve ahlaki dejenerasyonların önüne geçmeyi hedefler. Bu sebeple hem ferdin hem de sosyal hayatın korunması adına, mahremiyete ait pek çok hükümler koymuştur.
Mahremiyet kelimesi insan vücudu için kullanıldığında cinsel dokunulmazlık anlamına gelir. Bu durumda mahremiyet, insan vücudundan bakılması, dokunulması ve hakkında konuşulması haram olan bölgeleriyle ilgili dokunulmazlık halidirMahremiyet, şahısların, diğer insanların öğrenmelerini istemedikleri özel hâllerine denir. Mahremiyete saygı,  “gizlilik”,  “özel hayatın gizliliği”  ve  “özel yaşama saygı” tabirleriyle de ifade edilmektedir. Mahremiyetin ihlali, izni ve rızaları olmadan insanların özel yaşamlarına girmek, özel bilgi ve belgelerine ulaşmak,  gizli konuşmalarını dinlemek demektir.

Mahremiyete saygı, Yüce Dinimiz İslam’ın üzerinde önemle durduğu bir husustur. Ayet ve hadislerle mahremiyetin sınırları çizilmiş ve bu sınırlara herkesin uyması istenmiştir. İslam dini, mahremiyetin korunmasını teşvik ederken ihlalini de büyük bir suç saymıştır.
Birincisi, insanların içinde yaşadıkları evleri ve hane halkına nispetle ev içindeki odalar (örneğin ebeveyn odası), mahrem alanlardır. Buna “konut dokunulmazlığı” veya “fiziksel mahremiyet” de denilmektedir. 
İkincisi,  gizli konuşmalardır. Şahıslar, diğer insanlarla yaptıkları gizli konuşmaların başkaları tarafından bilinmesini istemeyebilirler.
Üçüncüsü, özel eşya ve bilgilerdir. Şahısların özel eşyaları, hatıra defterleri, özel fotoğraflar vs. mahremdir. Kişinin izni olmadan bunların öğrenilmesi doğru değildir. (Armağan,  Servet,  İslâm Hukukunda Temel Hak ve Hürriyetler Yalnız insanların mahremiyet alanı dışındaki (kamu alanı) hâlleri ve topluluk içindeki konuşmaları mahrem Kimse yokken eve girmenin yasaklanması, evin hâllerine muttali olmayı engellemek içindir. Zira evin içi dağınık olabilir veya ev sahibinin başkasının görmesinden utanacağı özel eşyalar orta yerde bulunabilir. Zaten ayet-i kerimede de eve girmemenin daha nezih ve makbul olduğu, kişi izinsiz girecek olursa da Allah’ın onun yaptıklarını bildiği vurgulanmaktadır. değildir. Cenabı Hakk bu konuyu ayetinde bizlere şöyle izah etmektedir “Ey iman edenler! Kendi evinizden başka evlere, geldiğinizi fark ettirip ev halkına selam vermedikçe girmeyin. Bu sizin için daha iyidir. Herhalde (bunu) düşünüp anlarsınız”.(Nur süresi ayet 24/25) İslam’dan önceki cahiliye döneminde insanlar her an istedikleri eve veya odaya izinsiz girebiliyor, gerek aile fertlerinin gerekse başkalarının mahremini görebiliyorlardı.
Bir gün Hazreti Ömer de (r.a) Rasulullah Efendimiz’in (s.a.v) yanına gelerek, “Ey Allah’ın Rasulü! Beni çağırması için evime gönderdiğiniz çocuk izin istemeden yattığım odaya girdi. Ne kadar toparlansam da beni üzerim açık halde gördü. Keşke Rabbimiz bir yasak koysa da evimize, odamıza izinsiz kimse girmese” dedi. İşte bu ve buna benzer isteklerin çoğaldığı sıralarda Nur Suresi’ndeki aile hayatını koruma kuralları koyan ayetler indi:
Ergenlik çağından itibaren, evde bulunan her ferdin diğerlerinin odalarına ve anne-babanın odasına girerken her zaman izin istemesi gerektiğinde görüş birliği vardır.
Bir kimse Peygamber Efendimiz 'e gelerekbabanın çocuklarının mahremiyet eğitimi hakkında şu hususlara dikkat etmesi gerekmektedir:

ODALARA GİRERKEN İZİN İSTENMELİ

Aile bireylerin birbirlerinin odalarına girerken, kapıyı çalarak ve izin alarak girmeleri çok önemlidir. Özellikle anne babanın bu tutumları, çocuklar üzerinde hem kendilerine değer verildiğinin hem de özel odalara girerken izin istenmesi gerektiğinin öğretilmesi açısından önemli.

TUVALET VE BANYO ADABI ÖĞRETİLMELİ

Çocuklara mahremiyet terbiyesinin kazandırılması için 4 yaşından itibaren anne babası ile birlikte tamamen çıplak olarak banyoda bulunmamalıdır. Çocuk kendi bedeniyle anne ve babasının bedeni arasında sınırlar olduğunu bilmelidir. Banyoda çocuğun avret yerlerini örtmesi, tuvaletteyken kapısını kapalı tutması, banyo veya tuvalete girerken kapıyı mutlaka çalması gerektiği anlatılmalıdır.

EV İÇİNDEKİ KILIK KIYAFETE DİKKAT ETMELİ

Anne ve babalar ve ailenin diğer fertleri, caiz olsa bile ev içi giyiminde aşırıya kaçmamalıdırlar. Anne ve babanın evin içerisindeki tutum ve davranışlarının bir kısmı mahremiyet eğitimi içerisine girer. Ama diğer bir kısmı ise adap dediğimiz kısmın içerisine girer.

ÇOCUKLARIN ELBİSELERİ HERKESİN İÇERİSİNDE DEĞİŞTİRİLMEMELİ

Çocuğun 4 yaşından itibaren avret bölgelerinin başkaları tarafından görülmesinin doğru olmadığını adım adım öğrenmesi gerekir. Bu bağlamda çocukların elbiseleri herkesin içerisinde değil kimsenin görmediği bir ortamda değiştirilmelidir.

ANNE BABALAR DAVRANIŞLARINA DİKKAT ETMELİ

Oturup kalkmalarına ,söz ve davranışlarına,hasılı olumsuz örnek oluşturacak her hallerine dikkat etmeliler.